Danıştay 10. Daire, Esas No: 2019/12169, Karar No: 2020/7246

Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2019/12169 E. , 2020/7246 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONUNCU DAİRE
    Esas No : 2019/12169
    Karar No : 2020/7246

    TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- … Genel Müdürlüğü / …
    VEKİLİ : Av. …

    2- … Taşımacılık A.Ş./ …
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- … 2- … 3- …
    VEKİLLERİ : Av. …

    İSTEMİN_KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :

    Dava konusu istem: Davacılar tarafından, Uzunköprü – Halkalı seferini yapan … sefer sayılı yolcu treninin 08/07/2018 tarihinde Tekirdağ ili, Çorlu ilçesi, Sarılar mevkiinde raydan çıkarak devrilmesi sonucu söz konusu kazada trende yolcu olarak seyahat eden davacıların yakınları …’in ve …’in yaşamını yitirmesi nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zararlara karşılık, davacılardan … için 1.000,00 TL maddi, 220.000,00 TL manevi, … için 1.000,00 TL maddi, 220.000,00TL manevi; … için 80.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.

    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacıların tazminini talep ettiği zararların, Uzunköprü – Halkalı seferini yapan … sefer sayılı yolcu treni içerisinde yolcu olarak bulunan yakınlarının vefat etmesi nedeniyle meydana geldiği, davacıların trende yolcu olarak bulunan yakınlarının vefatı nedeniyle uğradığı zararın tazminine ilişkin davada, olayın iki özel hukuk kişisi arasında imzalanan bir taşıma sözleşmesinin gereği gibi ifa edilip edilmediği noktasından hareketle incelenmesi gerektiğinden, yolcunun uğradığı zarardan dolayı taşıyıcının tazmin sorumluluğunun saptanmasına ilişkin olan davanın özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu … İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalılardan TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davalı TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü tarafından, 6461 sayılı Kanunla 01/05/2013 tarihinden itibaren görev tanımı ve faaliyet alanlarının değiştirilerek teşekkülün demiryolu altyapı işletmecisi, yine aynı Kanunla kurulan TCDD Taşımacılık A.Ş. Genel Müdürlüğünün ise, demiryolu tren işletmecisi olarak belirlendiği, dolasıyla idarelerinin yolcu taşımacılığı ile ilgili bir görevinin bulunmadığı, 2577 sayılı Kanun’un 2. maddesi doğrultusunda idarelerinin hasım mevkiinden çıkarılarak husumetin yalnızca doğru hasım olan TCDD Taşımacılık A.Ş. Genel Müdürlüğü’ne yöneltilerek davanın çözümlenmesi gerektiği, davalı TCDD Taşımacılık A.Ş tarafından, davanın hizmet kusurundan kaynaklandığı ve TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğüne karşı idari yargıda açılması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacılar tarafından, temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : TCDD Taşımacılık A.Ş’nin temyiz isteminin incelenmeksizin reddi ile TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü’nün temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    1. … Taşımacılık A.Ş’nin temyiz isteminin incelenmesi:
    2577 sayılı Kanun’un 6545 sayılı Kanun’un 19. maddesiyle değiştirilen “İstinaf” başlıklı 45. maddesinin birinci fıkrasında, idare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dâhi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabileceği kural altına alınmıştır.

    Aynı Kanun’un 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin maddede sayılan davalar hakkında verdikleri kararların, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştay’da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği belirtilmiş; aynı fıkranın (b) bendinde ise, konusu yüz bin Türk Lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemlere karşı açılan davalar hakkında bölge idare mahkemelerinin istinaf yoluyla yapılan başvurular üzerine verdikleri kararlar, temyiz edilebilecek olan kararlar arasında sayılmıştır.
    Uyuşmazlıkta, İdare Mahkemesi tarafından verilen kararın bozulmasında veya düzeltilmesinde, korunmaya değer bir yararı olan taraf ve/veya taraflarca 30 (otuz) gün içinde istinaf kanun yoluna başvurulabileceği açıktır. Diğer bir ifadeyle, kanun yoluna başvuranın, aleyhine kanun yoluna başvurduğu kararın bozulmasında veya düzeltilmesinde, korunmaya değer bir yararının bulunması gerekir.
    Bu durumda; İdare Mahkemesinin görev ret kararında açıkça 30 (otuz) gün içinde istinaf kanun yoluna başvurulabileceği belirtilmesine rağmen sadece davalılardan TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü’nün istinaf kanun yoluna başvurduğu; davalı idarelerden TCDD Taşımacılık A.Ş. tarafından; Mahkemenin görev ret kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmadığı, dolayısıyla mahkeme kararının anılan davalı TCDD Taşımacılık A.Ş. açısından kesinleştiği, istinaf başvurusu üzerine verilen kararın ise davalı TCDD Taşımacılık A.Ş. yönünden yeni ve aleyhe sonuç doğuran bir durum meydana getirmediği anlaşıldığından, davalı idarelerden TCDD Taşımacılık A.Ş’nin temyiz isteminin incelenmesi hukuken mümkün bulunmamaktadır.

    2. … Genel Müdürlüğü’nün temyiz isteminin incelenmesi:
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalı idarelerden TCDD Taşımacılık A.Ş.’nin temyiz isteminin İNCELENMEKSİZİN REDDİNE; TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü’nün temyiz isteminin REDDİNE;
    2. Davanın görev yönünden reddine ilişkin … İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
    3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde temyiz isteminde bulunan davalılara iadesine, 30/12/2020 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir