Danıştay 13. Daire, Esas No: 2020/3641, Karar No: 2021/53

Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2020/3641 E. , 2021/53 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No:2020/3641
    Karar No:2021/53

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurumu
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : … İnşaat Beton Sanayi ve Ticaret A.Ş.
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Karayolları Genel Müdürlüğü 2. Bölge Müdürlüğü’nce 05/09/2017 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Aliağa-Ayvalık 14. Bl. Hd. Yolu Km:23+720-29+000 Arası Aliağa Şehir Geçişi Toprak Tesviye, Sanat Yapıları, Üstyapı ve Bsk İşi ile Farklı Seviyeli Kavşak İşi” ihalesine ilişkin olarak davacı şirket tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusunun görev yönünden reddine ilişkin 22/07/2020 tarih ve 2020/UY.II-1264 sayılı Kamu İhale Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; isteklilerin hukuki durumunda değişiklik yaratan Kurul kararlarının gerektirdiği iş ve işlemlerin ilgili idarelerce ivedilikle yerine getirilmesinin zorunlu olduğu, bu hususa aykırı hareket edilmesi hâlinde idarenin sorumluluğu doğabileceği gibi Kurul kararını uygulamayan ilgililer hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda da bulunulabileceği, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nda belirtilen usul ve esasların doğru olarak uygulanması konusunda görevli ve yetkili olan Kamu İhale Kurumu’nun, Kurul kararlarının idarece uygulanmadığına, eksik veya yanlış uygulandığına yönelik başvuruları incelemek ve gerekirse Kurul kararını uygulamayan ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunma hususlarında yetkisinin bulunduğu, aksi hâlin kabulünün Kurul kararlarının idarelerce hiç uygulanmaması veya eksik uygulanması sonucunu doğurabileceği, bu durumda, bahse konu ihalenin iptaline ilişkin 08/05/2020 tarihli ihale komisyonu kararında yer alan gerekçelerin 10/06/2020 tarih ve 2020/UY.II-1035 sayılı Kurul kararı kapsamında incelenerek ihalenin iptali kararının iptaline karar verildiği, bu kararın ilgili idareye tebliğ edilmesi üzerine, ihale yetkilisinin 02/07/2020 tarihli kararı ile, 08/05/2020 tarihli iptal gerekçelerinin geçerliliğini koruduğundan bahisle aynı gerekçe ile ihalenin ikinci kez iptal edildiği, böylece 10/06/2020 tarih ve 2020/UY.II-1035 sayılı Kurul kararı üzerine ilgili idarece yeni bir işlem tesis edildiği, ihale sürecine yönelik bu yeni işlemin de Kanunda öngörülen itirazen şikâyete konu olabilecek işlemlerden olduğu, Kurul’un hukukî durumda değişiklik yaratan kararlarının eksik ya da yanlış uygulanması hâlinde Kurul’a doğrudan itirazen şikâyette bulunulabileceği, davacı tarafından, Kurul kararını yanlış uygulayan ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulması ve ihalenin iptali kararının kaldırılmasına ilişkin düzeltici işlem belirlenmesi istemiyle yapılan başvurunun esası incelenmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, başvurunun 4734 sayılı Kanun’un 54. maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi uyarınca görev yönünden reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak işlemin iptaline karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı tarafından, 4734 sayılı Kanun kapsamında şikâyet ve itirazen şikâyet başvurularının dava açılmadan önce tüketilmesi zorunlu idarî başvuru yolları olduğu, itirazen şikâyet başvurusu üzerine Kurul tarafından verilen nihaî kararla uyuşmazlığın idarî başvuru aşaması bakımından sonuçlandırıldığı, itirazen şikâyet başvurularıyla ilgili olarak gerekçesi belirtilmek suretiyle karar verileceği, mevzuatta Kurul tarafından karara bağlanan hususların yeniden incelemeye alınmasına ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, 4734 sayılı Kanun’un 57. maddesinde, şikâyetlerle ilgili olarak Kurum tarafından verilen nihaî kararların mahkemelerde dava konusu edilebileceğinin belirtildiği, İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Tebliğ’in ”Kurul kararlarına karşı başvuru” başlıklı 17. maddesinin birinci fıkrasında, 4734 sayılı Kanun’un 57. maddesi uyarınca Kurul kararları idari yargı mercilerinde dava konusu edilebileceğinden, hak kaybına uğranılmaması bakımından Kurul kararının yeniden incelenmesi talebiyle Kuruma başvuruda bulunulmamasının önem arz ettiği ile Kurul tarafından karara bağlanan hususlar hakkında yargısal denetim yolunun işletilmesi gerektiği hususunun ayrıca vurgulandığı, hukukî durumda değişiklik yaratan Kurul kararlarının idarelerce ivedilikle yerine getirilmesinin zorunlu olduğu, bu zorunluluğa aykırı hareket edilmesinin idarelerin sorumluluğunu doğurup yaptırım uygulanmasını gerektireceği, davaya konu ihalenin iptaline ilişkin 08/05/2020 tarihli ihale komisyonu kararında yer alan iptal gerekçelerinin 10/06/2020 tarih ve 2020/UY.II-1035 sayılı Kurul kararı kapsamında incelenerek idarenin ihalenin iptali kararının iptaline karar verildiği, anılan kararın idareye tebliğ edilmesinin ardından ihale yetkilisi tarafından 02/07/2020 tarihinde verilen kararla, 08/05/2020 tarihli karardaki iptal gerekçelerinin geçerliliğini koruduğu belirtilerek, aynı gerekçelerle ihalenin bir kez daha iptal edildiği, bu aşamada Kurul’un 10/06/2020 tarih ve 2020/UY.II-I035 sayılı kararının idarece hiç uygulanmadığını iddia eden davacı tarafından Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulabileceği, başvuru konusu hususun Kamu İhale Kurumu’nun görev alanında bulunmadığı ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, ihalenin ikinci defa iptal edilmesiyle yeni bir hukukî durum oluştuğu belirtilerek isteminin reddi ile Mahkeme kararının onanması gerektiği savunulmuştur.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalının temyiz isteminin reddine,
    2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    4. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine,
    5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davalı idareye iadesine,
    6. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
    7. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 13/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir