Danıştay 7. Daire, Esas No: 2020/3596, Karar No: 2021/180

Danıştay 7. Daire Başkanlığı 2020/3596 E. , 2021/180 K.

    “İçtihat Metni”


    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    YEDİNCİ DAİRE
    Esas No : 2020/3596
    Karar No : 2021/180

    DAVACI : … Enerji Elektrik Üretim Anonim Şirketi
    VEKİLİ : Av. …

    DAVALILAR : 1- … …
    VEKİLİ: Av. …
    2- … Bakanlığı adına
    … Gümrük Müdürlüğü
    VEKİLİ: Av. …

    DAVANIN KONUSU : Kömür ithalatına ek mali yükümlülük konulmasına ilişkin 18/07/2016 tarihli, 2016/9073 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile bu kararda değişiklik yapılmasına ilişkin 2016/9166 sayılı Bakanlar Kurulu kararının ve Zonguldak Gümrük Müdürlüğü’nün ek mali yükümlülük uygulamasına ilişkin kararına yapılan itirazı reddeden Doğu Marmara Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı işleminin iptali ile ödenen vergilerin ödeme tarihinden itibaren gecikme zammı oranında hesaplanacak faiziyle iadesi istenilmektedir.

    DAVACININ İDDİALARI : Dava konusu karar ile getirilen ek mali yükümlülüğün “vergi benzeri” olması nedeniyle Bakanlar Kurulu kararı ile ihdas edilmesinin Anayasaya, verginin yasallığı, belirliliği, öngörülebilirliği ilkelerine aykırı olduğu, buna dayalı uygulama işleminin de hukuka uygun bulunmadığı iddia edilerek işlemlerin iptali istenilmektedir.

    …’NIN SAVUNMASI : Dava konusu düzenlemenin üst hukuk normları ile hizmetin gereklerine ve kamu yararına uygun bulunduğu belirtilerek, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

    …BAKANLIĞI’NIN SAVUNMASI : Dava konusu karara yönelik olarak ileri sürülen iddialar mesnetsiz olup, yapılan işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığından davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Davacı şirketin kömür ithalatına ek mali yükümlülük konulmasına ilişkin 18/07/2016 tarihli, 2016/9073 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile bu kararda değişiklik yapılmasına ilişkin 2016/9166 sayılı Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle, 25/09/2020 tarihinde Dairemizin 2020/3025 sayılı esasında dava açtığı, davanın halen derdest olduğu, dolayısıyla aynı Kararın iptali istemiyle derdest bir dava bulunmakta iken aynı davacı tarafından tarafları, konusu, sebebi aynı olan ikinci davanın esasının hukuken incelenme olanağı bulunmadığı; derdestlik nedeniyle düzenleyici işlem ile birlikte incelenme olanağı bulunmayan ek mali yükümlülük uygulamasına ilişkin işlemin ise vergi mahkemesinin görev alanına girdiği bu nedenle Dairemizce esasının incelenme olanağı bulunmadığından, düzenleyici işlem yönünden davanın incelenmeksizin reddi, uygulama işlemi yönünden ise dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:

    04/02/2011 tarihli ve 27836 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ”Dava şartları” başlıklı 114. maddesinde; aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması ve aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması dava şartları arasında sayılmıştır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda, “derdestlik” ilk itirazlar arasında değil, dava şartlarını düzenleyen 114. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendinde “Aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması” hükmüne yer verilmek suretiyle doğrudan dava açma şartları arasında sayılmış, Kanun’un 115. maddesinde ise mahkemenin dava şartı noksanlığını tespit etmesi halinde davayı usulden reddedeceği kurala bağlanmıştır.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda “derdestlik” müessesesi düzenlenmemiş ve Kanun’un 31. maddesinde, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun derdestlik ile ilgili maddelerine atıfta bulunulmamış olmakla birlikte, uygulama ile idari yargılama hukuku ilkeleri arasında yer almıştır. Dava şartlarının incelenmesi ile davanın esası hakkında incelemeye geçebilmek için muhtemel yargılama engelleri tespit edilecektir. Derdestlik müessesesi bu engellerden biri olup, tarafları ve konusu aynı olan bir davanın daha önce aynı veya başka bir mahkemede açıldığının ve görülmekte olduğunun saptanması halinde verilecek incelenmeksizin ret kararı ile, farklı yargı kararlarının ortaya çıkmasının engellenmesi sağlanacaktır.
    Dosyanın UYAP kayıtlarıyla birlikte incelenmesinden, davacı şirketin; kömür ithalatına ek mali yükümlülük konulmasına ilişkin 18/07/2016 tarihli, 2016/9073 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile bu kararda değişiklik yapılmasına ilişkin 2016/9166 sayılı Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle 25/09/2020 tarihinde Dairemizin 2020/3025 sayılı esasında dava açtığı, davanın halen derdest olduğu anlaşılmıştır.
    Bu durumda, anılan Kararın iptali istemiyle derdest bir dava bulunmakta iken aynı davacı tarafından Dairemizde açılan ve tarafları, konusu, sebebi aynı olan ikinci davanın buna ilişkin kısmının esasının hukuken incelenme olanağı bulunmamaktadır.
    Davacının, …Gümrük Müdürlüğü’nün ek mali yükümlülük uygulamasına ilişkin kararına yapılan itirazı reddeden Doğu Marmara Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü’nün … tarih ve … barkod numaralı işleminin iptali istemine gelince;
    2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun’un “Vergi mahkemelerinin görevleri” başlıklı 6. maddesinde, vergi mahkemelerinin genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davaları, anılan konularda 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasına ilişkin davaları ve diğer kanunlarla verilen işleri çözümleyeceği belirtilmiştir. Buna göre, vergi mahkemelerinin görevine giren ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu hükümlerine uygun olup olmadığı hususunda her birinin ayrı ayrı incelenmesi zorunlu olan ihtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerine tahakkuk eden ek mali yükümlülüğe vaki itirazın reddine dair işlemin iptali ile fazladan ödenen tutarların gecikme zammı oranında hesaplanacak faiziyle iadesine hükmolunması istemiyle aynı dilekçeyle açılan davanın Danıştayda çözümlenmesine olanak bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davanın düzenleyici işlemin iptali isteğine ilişkin kısmının DERDESTLİK NEDENİYLE İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
    2. Davacının, ek mali yükümlülük uygulamasına ilişkin işleme yapılan itirazın reddine vaki işlemin iptali ile ödenen vergilerin ödeme tarihinden itibaren gecikme zammı oranında hesaplanacak faiziyle iadesi isteminin ise, 2577 sayılı Kanunun 15’inci maddesinin 1’inci fıkrasının (a) bendi uyarınca görev yönünden reddine, dosyanın görevli ve yetkili … VERGİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
    3. Aşağıda dökümü yapılan …-TL yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, varsa artan posta ücreti tutarının kararın kesinleşmesinden sonra isteği halinde davacıya iadesine,
    4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ve 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 14. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davalı idarelere … TL vekâlet ücretinin verilmesine,
    5. Kararın tebliğ tarihini izleyen otuz (30) gün içinde Danıştay Vergi Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 20/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir