Danıştay 4. Daire, Esas No: 2020/1417, Karar No: 2021/419
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2020/1417 E. , 2021/419 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/1417
Karar No : 2021/419
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Paslanmaz Çelik Evye Sanayi ve Dış Ticaret Anonim Şirketi
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına sahte fatura düzenlediğinden bahisle vergi ziyaı cezalı olarak tarh edilen 2014 yılı kurumlar vergisi ile 2014/4-6, 7-9, 10-12 dönemleri geici vergilerin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacı tarafından düzenlenen faturaların sahte olduğu, dolayısıyla vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi tarhiyatında ve geçici vergi asılları üzerinden kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka aykırılık, mahsup süresi geçen geçici vergi asıllarında ise hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinafa konu kararın geçici vergi aslına ilişkin kısmı ile 3 kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ile geçici vergilere bağlı tek kat vergi ziyaı cezalarına ilişkin kısmında 2577 sayılı Yasa’nın 45. ve 49.maddelerinde sayılan kaldırılmasını gerektiren nedenlerin bulunmadığı ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların da kararın anılan kısımlarının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte olmadığı sonucuna varıldığından davalı istinaf başvurusunun reddi ile davacı istinaf başvurusunun tek kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ile geçici vergilere bağlı tek kat vergi ziyaı cezalarına ilişkin kısmının reddi gerektiği, davacı istinaf başvurusuna konu geçici vergiye bağlı olarak kesilen ve tek katı aşan vergi ziyaı cezalarına ilişkin kısım yönünden ise; geçici verginin yıllık vergiye mahsuben alınan peşin bir vergi olması nedeniyle yol açılan geçici vergi kaybından dolayı bir kat vergi ziyaı cezası uygulanması gerektiği, dolayısıyla dava konusu üç kat kesilen vergi ziyaı cezasının bir kata ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmazken, bir katı aşan kısmında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davalı istinaf başvurusunun reddine, davacı istinaf başvurusunun kısmen kabulüne kısmen reddine, kararın geçici vergiye bağlı vergi ziyaı cezalarının tek katı aşan tutara isabet eden vergi ziyaı cezalarına ilişkin olarak verilen davanın reddi yolundaki kısmının kaldırılmasına, geçici vergi aslı ile bağlısı vergi ziyaı cezalarının tek katı aşan kısmı yönünden davanın kabulüne, vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ile geçici vergilere bağlı tek kat vergi ziyaı cezası yönünden davanın reddine, sonuç itibariyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kararın aleyhe olan kısımlarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 21/01/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 120/4. maddesinde; yapılan incelemeler sonucunda, geçmiş döneme ait geçici verginin %10’u aşan tutarda eksik beyan edildiğinin tespiti halinde, eksik beyan edilen bu kısım için re’sen veya ikmalen geçici verginin tarh edileceği, ancak gecikme faizi ve geçici vergiye bağlı kesilen cezanın tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
Olayda, dava konusu ihbarnamede geçici vergi miktarı gösterilmiş ise de, geçici verginin aslının aranmayacağının belirtilmesi karşısında vergi miktarının kesilerek vergi ziyaı cezasının tutarının belirlenmesine yönelik olduğu anlaşılmaktadır.
Şu halde, aslı aranmayacağı hem kanunun ilgili maddesi gereği olması ve hem de idarece tanzim olunan ihbarnamede geçici verginin aslının aranmayacağının açıkca belirtilmesi nedeniyle, kararın geçici verginin kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasının da hukuki sonuç doğarmasına imkan bulunmamaktadır.
Bu durumda, ihtilafın “geçici vergi aslına ilişkin kısım yönünden incelenmeksizin reddine” karar verilmesi gerekirken aksi yöndeki mahkeme kararının belirtilen gerekçeyle bozulması gerektiği görüşüyle, Dairemiz kararına katılmıyorum.