Danıştay 7. Daire, Esas No: 2016/8273, Karar No: 2021/612
Danıştay 7. Daire Başkanlığı 2016/8273 E. , 2021/612 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/8273
Karar No : 2021/612
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sürücüsü olduğu araçta emniyet ekiplerince yapılan kontrolde 22 adet 1000’er litrelik mazot ele geçirildiğinden bahisle 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 4. maddesinin 3. fıkrası kapsamında takdir komisyonu kararına istinaden 2014 yılının Haziran dönemi için re’sen tarh edilen özel tüketim vergisi ile kesilen vergi ziya cezasının iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: 4760 sayılı Kanun’un 4. maddesinin 3. fıkrasında, fiili ya da kaydi envanter sonucunda, Kanun’a ekli listelerdeki malları belgesiz olarak bulundurulduğu tespit edilen mükelleflere, bu mala ilişkin alış belgesinin ibrazı için 10 günlük süre verileceğinin düzenlenmesine karşın sürücüsü olduğu araçta ele geçirilen mazot için davacıya 10 günlük sürenin verilmediği anlaşıldığından, cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının kullandığı aracın emniyet birimlerince durdurulması sonucu kaçak akaryakıt bulundurduğunun tespit edildiği, tesis edilen işlemlerin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : 4760 sayılı Kanunu’nun 13. maddesinin 5. fıkrası gereğince işlem tesisi gerekirken, olayda uygulanma imkanı bulunmayan ve dava konusu işlemin dayanağı takdir komisyonu kararında, kanuni dayanak olarak gösterilen anılan Kanun’un 4. maddesinin 3. fıkrasının şartları değerlendirilmek suretiyle, belgelerin ibrazı için davacıya 10 günlük süre verilmediği gerekçesiyle cezalı tarhiyatın iptali yolundaki mahkeme kararı sonucu itibarıyla isabetsiz bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
09/06/2014 tarihinde Emniyet Birimlerince … plakalı araçta yapılan aramada, davacıya ait römorkun içerisinde 22 adet 1000’er litrelik tanklar içerisinde yirmi iki bin litre kaçak mazot ele geçirilmesi nedeniyle düzenlenen yakalama ve muhafaza altına alma tutanağı esas alınmak suretiyle takdir komisyonu kararına istinaden re’sen tarh edilen özel tüketim vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezasının iptali istemiyle dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinde, re’sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanunî ölçülere dayanılarak tespitine imkân bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması olarak tanımlanmış; 31. maddesinin 8. fıkrasında da, takdir komisyonu kararlarında takdirin müstenidatı ve takdir hakkında izahatın bulunması gerektiği hüküm altına alınmış olup, bu hükme göre, takdir komisyonu kararlarının gerekçeli olması ve belirlenen matrahın, takdir komisyonunca yapılacak inceleme ve araştırmaya dayanması ile gerçek miktarın bulunması, mümkün olmaması halinde gerçeğe en yakın matrahın tespiti gereklidir.
4760 sayıl Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun “mükellef ve vergi sorumlusu” başlıklı 4. maddesinin 3. fıkrasında; fiilî veya kaydî envanter sırasında bu Kanun’a ekli listelerdeki malların belgesiz olarak bulundurulduğunun tespiti halinde, belgesiz mal bulunduran mükelleflere, bu malların alış belgelerinin ibrazı için tespit tarihinden itibaren 10 günlük bir süre verileceği, bu süre içinde alış belgelerinin ibraz edilememesi halinde, belgesi ibraz edilemeyen malın tespit tarihindeki emsal bedeli üzerinden hesaplanan özel tüketim vergisinin, alışını belgeleyemeyen mükellef adına re’sen tarh edileceği, tarh edilecek özel tüketim vergisinin, asgari maktu vergi tutarına göre hesaplanacak vergiden az olamayacağı, bu tarhiyata vergi ziyaı cezası uygulanacağı, ancak, belgesiz mal bulunduran mükelleflere bu malları satanlara, bu satışları ile ilgili vergi inceleme raporuna dayanılarak özel tüketim vergisi tarhiyatı yapıldığı takdirde, ayrıca alıcıdan özel tüketim vergisi ve buna ilişkin ceza aranmayacağı düzenlemesine yer verilmiş, 13. maddesinin 4. fıkrasında, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 18. maddesinin verdiği yetki uyarınca kullanılma zorunluluğu getirilen ulusal markeri bulunmayan ya da standartlara uygun olmayan özel tüketim vergisine tabi malları bulundurduğu tespit edilenler adına, malların tespit tarihindeki miktarı üzerinden 11. maddedeki esaslara göre özel tüketim vergisinin re’sen tarh edileceği, bu tarhiyata ayrıca vergi ziyaı cezası uygulanacağı düzenleme altına alınmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer alan yasal düzenlemeler birlikte incelendiğinde; 4760 sayılı Kanun’un 4. maddesinin 3. fıkrasında yapılan düzenlemeye göre, belgesiz mal bulunduran mükelleflerin özel tüketim vergisi sorumluluğunun doğabilmesi için, belgesiz mal bulundurulduğunun tespit edilmesi ve bu tespitin fiili ya da kaydi envanter yöntemiyle yapılması gerekmektedir. Fiili envanter, işletme bünyesinde yapılan fiili ölçme, tartma ve sayım; kaydi envanter ise işletmenin belge ve kayıtlarının esas alınarak işletme mevcutlarının tespit edilmesidir. Bu bakımdan, anılan madde uyarınca sorumluluğun doğabilmesi için belgesiz mal bulundurulduğunun belirtilen yöntemlerle tespiti gerekmekte olup, bunlar dışında başka bir yöntemle belgesiz mal bulundurulduğunun tespit edilmesi durumunda anılan madde hükmünün uygulanması söz konusu olmayacaktır.
Öte yandan, takdir komisyonu tarafından belirlenecek matrahın takdirinde her türlü araştırma, inceleme, idarece veya denetim elemanlarınca düzenlenen raporların dayanak alınmaları mümkün ise de; matrahın takdirinde, kanuni nedenin de olaya uygun olarak belirlenmesi ve tesis edilecek işlemlerde kanuni dayanağın tüm koşullarının idarece yerine getirilmesi gerekmektedir.
Olayda, davacının, ulusal markeri geçersiz akaryakıt bulundurduğunun Emniyet Birimlerince düzenlenen tutanakla tespit edildiği ve bu tutanak esas alınarak matrah takdirine gidildiği anlaşılmakla birlikte, komisyon kararında maddi olaya uygulanma imkanı bulunmayan 4760 sayılı Kanun’un 4. maddesinin 3. fıkrası gereğince matrahın belirlendiği ve takdirin yasal dayanağında hataya düşüldüğünün anlaşılması karşısında, Mahkemece, yukarıda değinilen gerekçeyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararda sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yönelik TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.