Danıştay 4. Daire, Esas No: 2016/21627, Karar No: 2021/895
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2016/21627 E. , 2021/895 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/21627
Karar No : 2021/895
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … İnşaat Sanayi ve Maden Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
2- … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek aleyhlerine olan hüküm fıkralarının taraflarca bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, 2013 yılı hesap ve işlemlerinin incelenmesi neticesinde düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden, 2012/12 döneminden sonraki döneme devreden katma değer vergisi tutarının değişmesi nedeniyle yeniden hazırlanan beyan tablosuna göre ödenecek vergi çıkan 2013/1,11 dönemleri için re’sen tarh edilen katma değer vergileri, 2013/1 dönemi için üç kat, 2011/11 dönemi için üç kat üzerinden tekerrür hükümleri uygulanarak kesilen vergi ziyaı cezaları ve 213 sayılı Kanunun mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; dava konusu cezalı tarhiyatın, 2012/12 döneminden sonraki döneme devreden KDV’nin reddinden kaynaklandığı, 2012/12 dönemine ait cezalı KDV tarhiyatına ilişkin olarak açılan davada Mahkemelerinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile 2012/12 döneminde ödenmesi gereken KDV çıkmaması, 2012/12 döneminden sonraki döneme devreden KDV’nin 18.356,74 TL olması nedeniyle bu döneme ilişkin tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmadığına karar verildiğinden, davacının 2013/1 dönemine devreden KDV olarak beyan ettiği 19.071,73 TL yerine 18.356,74 TL esas alınarak beyan tablosu oluşturulduğunda 2013/1 döneminde ödenecek KDV çıkmadığı, 2013/11 döneminde ise 714,99 TL ödenecek KDV çıktığı görüldüğünden, 2012 yılından devreden katma değer vergisinin sıfırlanması ve 2013 yılı beyanlarının yeniden düzenlenmesi suretiyle yapılan 2013/1 dönemine ilişkin tarhiyatta, 2013/11 dönemine ilişkin tarhiyatın 714,99 TL tutarı aşan kısmında, mücbir sebebin varlığı nedeniyle dava konusu vergi ziyaı cezaları ile özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık, 2013/11 dönemine ilişkin tarhiyatın 714,99 TL tutarındaki kısmında ise hukuka aykrılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Defter ve belgelerin eski yönetim tarafından alıkonulduğu, bu sebeple eski yönetime karşı açılan ceza davalarının … Ağır Ceza Mahkemesi ve … Asliye Ceza Mahkemesinde devam ettiği, Mahkemece katma değer vergisi indirimleri reddedilen kısımların varlığının karşıt inceleme ve Ba formları ile tespit edilebileceği, Mahkemece ara kararı ile yaptırılan inceleme dışında kalan faturaların karşı firmalardan temin edildiği ve bu faturalar da incelenerek karar verilmesi gerektiği belirtilerek, temyize konu kararın aleyhe olan hüküm fıkralarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Verilen ek süreye rağmen davacı tarafından tasdikli bir defter ibraz edilmediği ve zayi belgesi de alınmadığı, Mahkemece idari yargı yetkisi aşılarak karar verildiği, incelenmek üzere Mahkemece idareye gönderilen davacı defterlerinin tasdik tarihinin ibraz yazısından sonra olduğu, davacı tarafından incelemeye başlama tarihinden sonra defter tutulmaya başlandığı belirtilerek, temyize konu kararın aleyhe olan hüküm fıkralarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
DAVACININ SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
5. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/02/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 08/02/2019 tarih ve E:2013/3, K:2019/1 sayılı kararıyla; davacılar tarafından, mücbir sebep olmaksızın inceleme elemanına ibraz edilmeyen yasal defterler ve belgelerin mahkemeye sunulabileceğinin ileri sürülmesi halinde, bu defter ve belgeler davacıdan istenilip defterlerdeki kayıtlar incelenip bu kayıt ve belgeler hakkında davanın diğer tarafı olan vergi idaresinin görüşü ve saptamaları da alınarak yapılacak hukuki değerlendirmeye göre karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığından, aykırı içtihatların bu doğrultuda birleştirilmesine karar verilmiştir.
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun anılan kararı, ilk derece mahkemesi aşamasında defter ve belgelerin sunulabileceğinin ileri sürülmesi durumuna ilişkin olarak ortaya çıkan içtihat aykırılığının giderilmesine yöneliktir. Kararda, temyiz aşamasında defter ve belgelerin mahkemeye sunulabileceğinin ileri sürülmesi durumuna ilişkin olarak ise herhangi bir değerlendirme yapılmamış olup belirtilen durumda defter ve belgeler üzerinde mahkemece inceleme yapılmasına olanak bulunup bulunmadığına işbu davada karar verilmesi gerekmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3/B maddesi uyarınca vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetinin ortaya çıkarılması gerektiği dikkate alındığında, vergi idaresine ibrazdan kaçınılmış defter ve belgelerin ilk derece mahkemesi aşamasında mahkemeye sunulabileceğinin ileri sürülmesi halinde defter ve belgelerin kanıt değeri taşıdığı kabul edilmesine rağmen temyiz aşamasında bu iddianın ileri sürülmesi halinde aynı defter ve belgelerin kanıt değeri taşımadığından söz edilemez.
Defter ve belgelerin mahkemeye sunulabileceği yolundaki iddianın mahkeme aşamasında ileri sürülmesi ile temyiz aşamasında ileri sürülmesi arasında ayrım yapılmasını gerektirecek başkaca herhangi bir neden de bulunmadığından, davacının mahkemece verilen ilk kararın temyizi aşamasında ibraz edebileceğini belirttiği belgeler istenilerek Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun anılan kararında belirtilen inceleme yapılmak suretiyle karar verilmesi gerektiği görüşüyle davacının temyiz isteminin reddi yönündeki Dairemiz kararına katılmıyorum.
(XX) KARŞI OY :
Davacı adına, 2013 yılı hesap ve işlemlerinin incelenmesi neticesinde düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden, 2012/12 döneminden sonraki döneme devreden katma değer vergisi tutarının değişmesi nedeniyle yeniden hazırlanan beyan tablosuna göre ödenecek vergi çıkan 2013/1,11 dönemleri için re’sen tarh edilen katma değer vergileri, 2013/1 dönemi için üç kat, 2011/11 dönemi için üç kat üzerinden tekerrür hükümleri uygulanarak kesilen vergi ziyaı cezaları ve 213 sayılı Kanunun mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle açılan davayı kısmen kabul, kısmen reddeden Vergi Mahkemesi kararı taraflarca temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu cezalı tarhiyatların dayanağı 2012 yılına ilişkin olarak yapılan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatlarının kaldırılması istemiyle açılan davalarda verilen Dairemizin 09/02/2021 tarih ve E:2016/20770,21774 K:2021/885,886 sayılı kararlarında yer alan “(XX) KARŞI OY” da açıklanan hususlar gözetilerek karar verilmesi gerektiği görüşüyle, davalı idarenin temyiz isteminin reddi yönündeki Dairemiz kararına katılmıyorum.