Danıştay 13. Daire, Esas No: 2016/2669, Karar No: 2021/388

Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2016/2669 E. , 2021/388 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No:2016/2669
    Karar No:2021/388

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdürlüğü Ticaret Dairesi Başkanlığı İç Ticaret Müdürlüğü’nce 18/08/2015 tarihinde pazarlık usulü ile gerçekleştirilen “Afşin-Elbistan Kömür Havzası E Sektörü Hidrojeoloji Sondajları” ihalesine ilişkin olarak davacı şirket tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine dair 11/11/2015 tarih ve 2015/UH.I-3006 sayılı Kamu İhale Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; davacı şirket tarafından 6. iş kalemi için metre başına 39,21-TL, 7. iş kalemi için de metre başına 30,60-TL zarar edileceği şeklinde açıklama yapıldığı, davacı şirket tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusunda söz konusu iki kalemde zarar edileceği, ancak toplamda 94.000,00-TL kâr elde edileceği, toplam teklif göz önüne alındığında aşırı düşük teklif açıklamalarının mevzuata uygun olduğunun ileri sürüldüğü, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 38. maddesinde, ihaleyi yapan idarelerin aşırı düşük tekliflerde teklifte önemli olduğunu tespit ettiği bileşenlerle ilgili ayrıntılı açıklama istenileceğinin öngörüldüğü, somut olayda ise ihale konusu işin 12 iş kalemine ayrıldığı dikkate alındığında, her bir iş kalemi için ayrı ayrı açıklama yapılması ve bu açıklamaların her bir iş kalemi açısından kamu ihale mevzuatında öngörülen koşulları taşımasının zorunlu olduğu, aşırı düşük teklif açıklamasının belirtilen fiyata ihale konusu işin yapılıp yapılamayacağının netleştirilmesi amacıyla yapıldığı, isteklinin ise zarar edeceği bir işe girmesinin hayatın olağan akışına aykırı olacağı gözetildiğinde, her bir iş kalemi için düşük miktarlarda da olsa kâr öngörülmesi gerektiği, aksi durumda, somut olayda olduğu gibi birden çok iş kalemi şeklinde öngörülen işlerden sadece birinde ya da bir kaçında kâr öngörülmesinin, diğer kalemlerde ise zarar öngörülmesinin kabul edilmesi hâlinde, zarar öngörülen kalemler açısından aşırı düşük teklif açıklaması yapma mükellefiyetinden kurtulma sonucunun doğacağı, bununda her bir önemli teklif bileşeni ile ilgili ayrı ayrı açıklama yapılması şeklindeki kurala aykırılık oluşturacağı gibi diğer istekliler aleyhine haksız rekabet oluşturacağı, bu durumda, 6. ve 7. iş kalemlerine yönelik davacı şirketin itirazen şikâyet başvurusunun reddedilmesinde hukuka aykırıklık bulunmadığı,
    9. ve 10. iş kalemlerine yönelik davacı şirketin itirazen şikâyet başvurusunun reddedilmesine gelince; 9. ve 10. iş kalemlerinin “24” çapta yumuşak formasyonda su sondaj kuyularının yapılmasına ilişkin olduğu, davacı şirket tarafından ise İller Bankası’nca yayınlanan “9 7/8” çapta sondaj kuyusu açılmasına ilişkin tarife ve analizlere dayanılarak aşırı düşük teklif açıklaması yapıldığı, davacı şirket tarafından itirazen şikâyet başvurusunda bu hususa ilişkin olarak piyasada “24” matkap bulunmadığı, bu nedenle “12” matkap alınarak ucununun genişletilmek suretiyle “24” ebadına getirildiğinin ileri sürüldüğü, Kamu İhale Genel Tebliği’nin 79.2.2. maddesi uyarınca kamu kurum ve kuruluşları tarafından sunulan mal ve hizmetlere ilişkin fiyatlar ile kamu kurum ve kuruluşları tarafından ilan edilen fiyatların aşırı düşük açıklamasında kullanılabilmesi mümkün ise de, bu durumun birebir aynı ürünlerin kullanılması durumunda geçerli olacağı, ürünün özelliklerinde değişiklik olduğu durumlarda salt bu fiyatlara dayalı açıklama yapılamayacağı, davacı şirket tarafından piyasada “24” matkap bulunmadığı, bu nedenle “12” matkap alınarak ucununun genişletilmek suretiyle “24” ebadına getirildiği ileri sürülmekte ise de, bu durumun da belli bir maliyete yol açacağı gözetildiğinde, “24” matkap kullanılması gereken bir işte İller Bankası’nca yayınlanan “9 7/8” çapta sondaj kuyusu açılmasına ilişkin tarife ve analizlerdeki girdi miktarlarının hiç değiştirilmeden kullanılmasının mümkün olmadığı, gerek matkap bedelinde gerekse diğer analiz giderlerinde revize işlemi yapılarak bunun belgelendirilmesi ve açıklamada yer alması gerektiği, bu durumda, 9. ve 10. iş kalemlerine yönelik davacı şirketin itirazen şikâyet başvurusunun reddedilmesinde de hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ihalede ekonomik açıdan en avantajlı teklifi verdiği, 6. ve 7. iş kalemleri bağlamında hazırlanan analizlerde yer alan eksi ibaresinin söz konusu iş kalemlerine ilişkin olarak birim fiyat bazında zarar edileceği anlamına gelmediği, diğer taraftan, kamu ihalelerinde isteklilere ait tekliflerin bir bütün olduğu, bir işten kâr elde edilip edilmediği hususunun fiyat teklif cetvelinin bütünü dikkate alınarak tevsik edilebildiği, 9. ve 10. iş kalemlerine ilişkin olarak söz konusu birim fiyat analizinde kullanılacak olan matkap çapı seçilirken piyasada ters sirkülasyonlu sondajlar için “24” matkap ucunun bulunmaması dikkate alınarak uygulamada “12 1/2” matkap ucu alınıp ağız kısmı maliyete yansımadan genişletilerek “24”e ulaşıldığı ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, davacının 6. ve 7. iş kalemlerine yönelik açıklamalarında her iki iş kalemi için zarar edileceğinin belirtildiği, davacı tarafından piyasada “24” matkap bulunmadığı, bu nedenle “12” matkap alınarak ucunun genişletilmek suretiyle “24” ebadına getirildiği ileri sürülse de, bu durumun da belli bir maliyete yol açacağı gözetildiğinde, “24” matkap kullanılması gereken bir işte İller Bankası’nca yayınlanan “9 7/8” çapta sondaj kuyusu açılmasına ilişkin tarife ve analizlerdeki girdi miktarları ve fiyatların hiç değiştirilmeden kullanılmasının olanaklı olmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin reddine,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
    5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
    6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 09/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir