Danıştay 7. Daire, Esas No: 2020/2138, Karar No: 2021/824

Danıştay 7. Daire Başkanlığı 2020/2138 E. , 2021/824 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    YEDİNCİ DAİRE
    Esas No : 2020/2138
    Karar No : 2021/824

    KARAR DÜZELTME
    İSTEMİNDE BULUNAN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü) …
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : … Motor Ticaret Limited Şirketi

    İSTEMİN KONUSU : Danıştay Yedinci Dairesinin 30/09/2019 tarih ve E:2016/3586, K:2019/4983 sayılı kararının aleyhlerine olan hüküm fıkrasının düzeltilmesi istenilmektedir.

    KARAR DÜZELTME TALEP EDENİN İDDİALARI : Tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Kararın düzeltilmesi isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Dava daireleri ve İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarının düzeltme yoluyla yeniden incelenebilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun, 6545 sayılı Kanun’la yürürlükten kaldırılan ve aynı Kanun’un 27. maddesiyle eklenen Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmaya devam olunan (mülga) 54. maddesinden yazılı nedenlerden birinin bulunması ile mümkündür.
    Dilekçede ileri sürülen düzeltme nedenlerinin anılan maddede sayılan nedenlere uymadığı anlaşılmıştır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    Karar düzeltme isteminin REDDİNE, 09/02/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    (X) KARŞI OY :
    213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinin (b) bendinde vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esas olup yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği ve iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfeti bunu iddia tarafa ait olduğu, anlan Kanun’un 353. maddesinde ise, verilmesi ve alınması icab eden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi, alınmaması, düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmesi hallerinde özel usulsuzlük cezası verileceğini düzenlemiş ve bu cezaların 374. maddede açıkca düzenlendiği üzere belirtilen zamanaşımı süreleri içinde (beş-iki yıl) verileceği yer almaktadır.
    4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 12. maddesinin olay tarihindeki yürürlükteki şekliyle, Kanuna ekli ll sayılı listedeki malın nihai kullanıcıya satışını gerçekleştiren mükellefin ithalatçıdan temin edilen mallarda ithalde katma değer vergisi matrahının esas alınacağı ve bu matrah üzerinden vergi ödeneceği düzenlemesi sözkonusudur. Diğer deyişle asgari vergi matrahı getirilmiştir. Kanunun bu açık hükmünün yukarıda yer alan hükümlerde de belirtildiği üzere ticaretin amacının kar olması aşırı zarar ile satışların gerçekçi olmaması sebebiyle getirildiği bilinmektedir. Dosya içeriğinden satıcının ithalatçı olduğu, ithalde beyan edilen katma değer vergisi matrahı ile satış faturası arasında farklı meblağlara yer verildiği anlaşılmaktadır. Bu tesbite istinaden tarh edilen vergi ziya cezalı özel tüketim vergisi Dairemizce hukuka uygun bulunmakla faturada farklı meblağ olduğu da kabul edilmiştir. Keza fatura içeriğinin farklı meblağ içerdiği ithalat beyannamesi ile karşılaştırılmasında belge üzerinde anlaşılmakta olup, özel usulsüzlük cezası kesilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
    Bu bağlamda karar düzeltme isteminin kabul edilerek Daire kararının özel usulsüzlük cezasının iptaline ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz isteminin reddine dair hüküm fıkrasının kaldırılmasından sonra, mahkeme kararının özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerektiği oyu ile Dairemiz kararına katılmıyorum.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir