Danıştay 10. Daire, Esas No: 2018/4993, Karar No: 2021/415

Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2018/4993 E. , 2021/415 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONUNCU DAİRE
    Esas No : 2018/4993
    Karar No : 2021/415

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …
    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Müdürlüğü
    VEKİLİ : Av. …
    DAVALI YANINDA MÜDAHİL : … İnşaat Haf. Nak. ve Tic. Ltd. Şti.
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının taraflarca aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı tarafından, davalı idare ve işi ihale ettiği yüklenici şirket tarafından 2008 yılında başlatılan yol yapım çalışmaları esnasında Hakkari ili, Çukurca ilçesi Gündeş köyü, Çimenli Mezrasında bulunan davacıya ait meyve ağaçlarının yol şev sınırında kalarak üzerlerinin toprak ile örtülmesi ve kırılmaları sonucu zarar meydana geldiğinden bahisle uğranıldığı iddia edilen maddi zarara karşılık 87.124,00 TL maddi tazminatın tespit tarihinden (11/11/2009) itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin görev ret kararının bozulmasına ilişkin 21/12/2015 tarih ve E:2014/6480, K:2015/6061 sayılı bozma kararına uyulmak suretiyle verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararıyla; meydana gelen zarar miktarının hesaplanmasına yönelik olarak Mahkemelerinin … tarihli ara kararı ile dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmesi üzerine düzenlenen 01/03/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda dava konusu taşınmazda meydana gelen zararın 22.978,71 TL olarak hesaplandığı, anılan bilirkişi raporunun hükme esas alınabilecek nitelikte ve yeterli görüldüğü belirtilerek davanın kısmen kabulü ile 22.978,71 TL’nin davalı idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talepler yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davacı tarafından kararın, davanın reddine ilişkin kısmının, meydana gelen zararın tamamının karşılanmadığı, reddedilen kısım üzerinden hesaplanan nispi harç ve yargılama giderlerinin kendilerine yükletilmesinin haksız olduğu gerekçesiyle; davalı idare tarafından ise kararın davanın kabulüne ilişkin kısmının, davalı idarenin kusurunun bulunmadığı, davalı idarenin harçtan muaf olduğu açık iken harç yükletilmesinin hatalı olduğu ileri sürülerek, temyizen incelenerek bozulması talep edilmektedir.

    TARAFLARIN_SAVUNMASI : Taraflarca savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ :İdare Mahkemesi kararının davalı idare lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin kısmının düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    MADDİ OLAY :
    Davacıya ait Hakkâri ili, Çukurca ilçesi, Gündeş köyü, Çimenli mezrasında yer alan taşınmazlarda bulunan meyve ağaçlarının 2008 yılında başlatılan Hakkari-Çukurca Karayolunun yapımı nedeniyle toprak ve moloz altında kalmaları ve kırılmalarından dolayı; zarara uğranıldığı ileri sürülerek uğranılan zararın ödenmesi istemiyle Karayolları 11. Bölge Müdürlüğü’ne yapılan başvurunun reddedilmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    Anayasanın 125. maddesinde, idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu belirtildikten sonra, son fıkrasında, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmış; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2/1-b maddesinde ise, idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları, idari dava türleri arasında sayılmıştır.
    İdare kural olarak, yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları tazminle yükümlü olup; idari eylem ve/veya işlemlerden doğan zararlar, idare hukuku kuralları çerçevesinde, hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkeleri gereği tazmin edilmektedir.
    İdarenin yürütmekle görevli olduğu bir hizmetin kuruluşunda, düzenlenişinde veya işleyişindeki nesnel nitelikli bozukluk, aksaklık veya boşluk olarak tanımlanabilen hizmet kusuru; hizmetin kötü işlemesi, geç işlemesi veya hiç işlememesi hallerinde gerçekleşmekte ve idarenin tazmin yükümlülüğünün doğmasına yol açmaktadır. Bu bağlamda hizmet kusuru, özel hukuktaki anlamından uzaklaşarak nesnelleşen, anonim bir niteliğe sahip, bağımsız karekteri olan bir kusurdur. Hizmet kusurundan dolayı sorumluluk, idarenin sorumluluğunun doğrudan ve asli nedenini oluşturmaktadır.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak, 22/12/2014 tarihinde Çimenli Mezrası’nın tümünde (dava konusu taşınmazlar da dahil olmak üzere) keşif yapılarak bilirkişi raporu alındığı; bir inşaat mühendisi, bir harita mühendisi ve bir ziraat yüksek mühendisinden oluşan bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan raporda; Hakkari-Çukurca Devlet Yolu (km:45+000-51+700) yapım çalışması sırasında davaya konu yerde bulunan meyve ağaçlarının tahrip olması olayında davalı idarenin sorumluluğu bulunup bulunmadığı noktasında “…davalı idare tarafından yapılan yol kazılarında çıkan moloz ve kaya parçaları özensiz çalışıldığı için arazinin de genel olarak meyilli olması nedeniyle yamaçlardan kayarak alt kotlardaki vatandaş arazilerine zarar verdiği, yol çalışması yapılan arazinin eğiminin oldukça dik olup, bu durumda kazı malzemelerinin şev sınırını aşmasının kaçınılmaz olduğu, bu durumun öngörülerek kazıdan çıkan malzemenin kimsenin zarar görmeyeceği depo sahalarına taşınmasının gerektiği, ancak yol kazısından çıkan malzemelerin hemen yolun kenarındaki yamaçlara döküldüğü ve yolun altında kalan arazilerde bulunan ağaçların molozların altında kalarak zarar gördükleri ve sulama kanallarının da kaya ve molozlarla dolduğu, şeklinde tespitlere yer verildiği, davacının zilyetliğinde bulunan taşınmazında bulunan ağaçların yol çalışmaları sırasında zarar gördüğüne ilişkin davalı idare tarafından düzenlenen tutanakların bulunduğu, kadastro çalışmalarının tamamlanmasının ardından … ada … parsel sayılı taşınmazın davacı adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.
    Olayla ilgili olarak düzenlenen bilirkişi raporlarından anlaşılacağı üzere, davalı idare ve işi ihale ettiği yüklenici şirket tarafından 2008 yılında başlatılan yol yapım çalışmaları esnasında, Hakkâri İli, Çukurca İlçesi, Gündeş Köyü, Çimenli Mezrası’nda bulunan taşınmazlarda bulunan meyve ağaçlarının toprak altında kalması ve yuvarlanan kayaların etkisiyle kırılmaları ve zararlarının giderilmemesi nedeniyle, davacının uğradığı zararın, hizmet kusuru ilkesi uyarınca davalı idarece tazmin edilmesi gerektiği açıktır.
    Ancak, dosyada mevcut ziraat mühendisi tarafından düzenlenen 01/03/2018 tarihli bilirkişi ek raporunun hesaplama yöntemi bakımından hükme esas alınabilecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından, İdare Mahkemesince, davacının uğradığı gerçek zarar miktarının tespiti amacıyla yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekmektedir.
    Buna göre, dosya üzerinden yaptırılacak bilirkişi incelemesinde, davacının zararının;
    1- 12/11/2008 tarihli tutanakta zarar gördüğü tespit edilen ağaçların değerinin; zarar gören ağacın yerine dikilecek ağacın resmi veya özel kişi ve kurumlardan satın alınması halindeki ödenecek bedele göre hesaplanması,
    2- Ağaçların ürün kaybına ilişkin zararın ise Çukurca İlçe Tarım Müdürlüğünce bildirilecek ürün fiyatı esas alınarak, hesaplanması gerekmektedir.
    Bu şekilde hesaplanacak zarar tutarından, arazinin boş kaldığı dönemde hububat ekilmesi halinde elde edilebilecek gelir ile kırılmak suretiyle kuruyan ağaçların satılması halinde elde edilebilecek kereste/odun bedelinin yarar olarak düşülmesi, bir başka ifadeyle yarar ve zararın denkleştirilmesi suretiyle zararın hesaplanması gerekmektedir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Tarafların temyiz isteminin kabulüne,
    2. Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: … , K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
    4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir