Danıştay 8. Daire, Esas No: 2018/5885, Karar No: 2021/837
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2018/5885 E. , 2021/837 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/5885
Karar No : 2021/837
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- … Mirasçıları;
1- …
2- …
3- …
2- … Mirasçıları;
1- …
2-…
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Milli Emlak Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul İli, Üsküdar İlçesi, … Mahallesi, … parsel sayılı yerde bulunan 607,00-m²’lik taşınmazın 6292 sayılı Kanun kapsamında taraflarına bedelsiz iadesi amacıyla davacılar tarafından 31.01.2013 tarihinde yapılan başvurunun, reddine dair … tarih … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacıların adına kayıtlı iken … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 21.12.1992 tarihli kararı ile hazine adına tescil edilen taşınmazın yalnızca, tapu kaydı mevcut olmayan, orman alanından çıkartılarak hak iddia edilen kısma ilişkin olduğu, sabit sınırlı olmayan bu kısım yönünden orman alanından devşirilerek kadastrolama esnasında davacılar adına kadastro zabıt kaydı oluşturulan kısım olduğu gibi kadastro zabıt tutanaklarına yapılan itiraz sonucunda kesinleşme görmediği ve dolayısıyla davacılar adına herhangi bir tapu senedinin oluşturulamadığının açık olduğu, bu bağlamda evveliyatında adlarına herhangi bir tapu tescili görmemiş olan uyuşmazlık konusu taşınmazın davacılara 6292 sayılı Kanun kapsamında bedelsiz iadesinin söz konusu olamayacağı, tapu zabıt kayıtlarında mevcut olan davacılara ilişkin zaptların ise yalnızca taşınmazın doğrudan satışı yönünden bir hak doğurabilmesinin muhtemel olduğu (zapta yapılan itirazların giderilerek davacılar adına yapılan kadastro zabıt kaydının doğru olduğu kabul edildiği takdirde), kaldı ki taşınmazın bedelsiz iadesine ilişkin talebin reddine dair 21.03.2017 tarihli işlemde de, doğrudan satışı talebiyle yapılacak bir başvurunun değerlendirilebileceğinin beyan edildiği görülmekle, davacıların uyuşmazlığa konu taşınmazın bedelsiz iadesi istemiyle yaptıkları başvurunun reddine dair işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, uyuşmazlığın çözümünde adlı yargının görevli olduğu, iade başvurusunun reddine ilişkin işlemin gerekçe sunulmadan reddedilmesinin kanuna aykırı olduğu ve işlemin bu yönüyle sakat olduğu ve taşınmazın iadesinin gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 11/02/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.