Danıştay 6. Daire, Esas No: 2019/20282, Karar No: 2021/1704
Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2019/20282 E. , 2021/1704 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/20282
Karar No : 2021/1704
TEMYİZ EDENLER: I.(DAVALI) … Belediye Başkanlığı
II.(DAVACI) …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF : I.(DAVACI) …
II.(DAVALI) … Belediye Başkanlığı
İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Kocaeli İli, Çayırova İlçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … parsel sayılı taşınmazları kapyasayan alanda … tarih ve … sayılı Çayırova Belediye Encümen kararı ile kabul edilen parselasyon işleminin ve bu işleme yapılan itirazın reddine dair … tarih ve … sayılı belediye encümen kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E: …, K: … sayılı kararda; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi üzerine düzenlenen raporun ve dosyanın birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu parselasyon işleminin dayanağı 1/1000 ölçekli uygulama imar planına uygun olduğu, düzenleme ortaklık payı (DOP) hesabında mevzuatta belirlenen ölçütlerin aşılmadığı ve DOP oranının mevzuata uygun olduğu, davacıya yapılan tahsiste bir uyarsızlık bulunmadığı gibi hisse çözümlemesinin de mevzuata uygun olarak yapıldığı sonucuna varıldığından dava konusu parselasyon işleminin davacının parsellerine ilişkin kısmında mevzuata ve hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İdari Dava Dairesince verilen kararda; kök parsellerden …, …, …, …, …, …, …, …, …, … parsellerin dayanak uygulama imar planında, park, yol, sağlık tesis alanı ve yönetim merkezi alanı işlevlerinde kalması nedeniyle altlığından yer verilemediği, bunun yerine en yakın parsellerden tahsis yapıldığının görüldüğü, bu hususun bilirkişi raporunda da ayrıntılı olarak irdelendiği ve dağıtımın mevzuata uygun olduğunun belirlendiği bu nedenle söz konusu parseller açısından dava konusu parselasyon işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı, kök … parsel sayılı taşınmaz yönünden ise davacıya kök parsel altlığından tahsis yapılma imkanı varken bu yapılmayarak dağıtım ilkelerine aykırı davranıldığından dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun kabulüne, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının kaldırılarak dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
… Belediye Başkanlığı tarafından, Davanın süresinde açılmadığı, parselasyon işleminin şehircilik ilkelerine, planlama tekniklerine, kamu yararına, dağıtım ilke ve tekniklerine uygun olduğu temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.
Davacı tarafından, parselasyona giren davacıya ait tüm parseller yönünden dava konusu işlemlerin mevzuata aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ…’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Kocaeli İli, Çayırova İlçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … parsel sayılı taşınmazları kapyasayan alanda … tarih ve … sayılı Çayırova Belediye Encümen kararı ile parselasyon yapılmasına karar verildiği, parselasyonun Kocaeli Büyükşehir Belediye Encümeninin … tarih ve … sayılı kararı ile onaylanarak 08.11.2016 – 08.12.2016 tarihleri arasında ilan edildiği, davacıl tarafından 29.11.2016 tarihinde parselasyon işlemine yapılan itirazın … tarih ve … sayılı belediye encümen kararı ile reddedilmesi üzerine, anılan parselasyon işlemi ile bu işleme yapılan itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle 01/11/2017 tarihinde bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanununun 19.maddesinde, “İmar planlarına göre parselasyon planları yapılıp, belediye ve mücavir alan içinde belediye encümeni, dışında ise il idare kurulunun onayından sonra yürürlüğe girer. Bu planlar bir ay müddetle ilgili idarede asılır. Ayrıca mutat vasıtalarla duyurulur. Bu sürenin sonunda kesinleşir. Tashih edilecek planlar hakkında da bu hüküm uygulanır. “hükmün yer almaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “Dava açma süresi” başlıklı 7. maddesinin 1. fıkrasında; dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış gün olduğu, 4. fıkrasında; ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresi, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı, ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililerin, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilecekleri kuralı bulunmaktadır.
Öte yandan, aynı Yasanın “Üst makamlara başvurma” başlıklı 11. maddesinde, ilgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılmasının üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebileceği, bu başvurunun işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durduracağı, altmış gün içinde bir cevap verilmezse isteğin reddedilmiş sayılacağı hususu kurala bağlanmıştır.
Dava süresi, kamu düzeni ile ilgili olup, hak düşürücü nitelik taşır. Nitekim, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununda, davanın süresinde açılıp açılmadığı hususu ilk inceleme konuları arasında sayılmış; davanın süresinde açılmadığının tespiti halinde esasa girilmeden süre aşımı yönünden davanın reddine karar verileceği öngörülmüştür (Madde14/3-e ve 15/1-b). Ayrıca, davanın süresinde açılıp açılmadığı hususunun yargılamanın her aşamasında dikkate alınması gerektiği de vurgulanmıştır.(Madde14/6)
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler çerçevesinde parselasyon işlemi gibi subjektif ve kişisel nitelikte idari işlemlere karşı dava açma süresinin başlaması için ilgililere yazılı bildirim yapılması gerekmekte olup iptali istenen işlemin ilgilisine ayrıca tebliğ edilmemiş olduğu hallerde, dava açma sürenin belirlenmesinde işlemin öğrenilme tarihinin esas alınması gerektiği açıktır.
Parselasyon işlemine karşı askı süresi içinde itiraz edilmiş olması halinde, dava açma süresi 2577 sayılı Kanunun 11. maddesi kapsamında belirlenmesi gerekmektedir. Bu doğrultuda, söz konusu itiraza altmış gün içinde davalı idarece bir cevap verilmemiş olması halinde, itirazın zımnen reddedildiğinin kabulü ile ilan tarihinin son gününü izleyen ikinci altmış gün içinde davanın açılması gerektiği açıktır.
Uyuşmazlıkta, dava konusu parselasyon işleminin 08.11.2016 – 08.12.2016 tarihleri arasında askıya çıkarılmak suretiyle ilan edildiği, davacı tarafından parselasyona askı süresi içerisinde 29.11.2016 tarihinde yapılan itirazın askı süresinin son gününü izleyen 60 gün içerisinde cevap verilmemek suretiyle reddedildiği, zımnen ret tarihini izleyen günden itibaren 60 gün içinde dava açılması gerekirken, yeni bir dava açma süresini başlatmayan davacının itirazının reddi yolundaki … tarih ve … sayılı belediye encümeni kararının tebliği üzerine 01.11.2017 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Bu durumda, davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek dava konusu işlemlerin iptali yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
2.Dava konusu işlemlerin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 11/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.