Danıştay 10. Daire, Esas No: 2021/316, Karar No: 2021/448
Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2021/316 E. , 2021/448 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/316
Karar No : 2021/448
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … Başkanlığı / …
DAVANIN ÖZETİ : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığınca tesis edilen 22/02/2013 tarih ve 2013/11 sayılı Genelgede değişiklik yapan 24/04/2019 tarih ve 2019/9 sayılı Genelge’nin iptali istenilmektedir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3. maddesine uygun olmayan dava dilekçesinin reddedilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca hazırlanan Tetkik Hakiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3. maddesinde, idari davaların, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı; dilekçelerde; tarafların ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları veya unvanları ve adreslerinin, davanın konusu ve sebepleri ile dayandığı delillerin, davaya konu olan idari işlemin yazılı bildirim tarihinin gösterileceği; ayrıca dava konusu kararın ve belgelerin asılları veya örneklerinin dava dilekçesine ekleneceği, dilekçeler ile bunlara ekli evrakın örneklerinin karşı taraf sayısından bir fazla olacağı hükmü yer almış; Kanun’un 14. maddesinde, dilekçelerin 3. ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları hususu ilk inceleme konuları arasında sayılmış, 15. maddesinde de, dilekçelerin, 3. ve 5. maddelere uygun olmaması halinde, otuz gün içerisinde uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanlıkları tamamlanmak üzere reddine karar verileceği kuralı getirilmiştir.
İptal davalarında iptali istenilen işlem ya da işlemlerin sayı, tarih, tebliğ tarihi belirtilmek ve menfaat bağı kurulmak suretiyle işlemin tamamının mı, yoksa belli kısımlarının mı iptalinin istenildiğinin hukuka aykırılık sebepleriyle birlikte açıkça gösterilmesi gerekmektedir.
Bir düzenleyici işleme karşı açılan iptal davasında düzenleyici işlemin belirli maddelerinin ve maddelerin belirli kısımlarının iptalinin istenebilmesi mümkün olup, dava dilekçesinde iptali istenilen maddelerin veya kısımların açıkça belirtilmesi gerekmektedir.
Dava dilekçesinin incelenmesinden; dava dilekçesinin konu ile netice ve talep kısımlarında Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığınca tesis edilen 22/02/2013 tarih ve 2013/11 sayılı Genelge’de değişiklik yapan 24/04/2019 tarih ve 2019/9 sayılı Genelge’nin iptali istemine yer verilmesine rağmen, dilekçe içeriğinde, davacının 25 yıl sigortalılık, 51 yaş ve 5450 prim ödeme gün sayısını tamamlayarak 4/A sigorta kaydı kapsamında emeklilik koşullarını sağladığından bahisle 27/02/2020 tarihinde emekliye ayrılması istemiyle davalı idareye başvuruda bulunduğu, davalı idarece davacının 4/A sigortalılık tescilinin re’sen iptal edilerek 4/1-b kapsamında kayıt ve tescil işleminin yapıldığının 16/04/2020 tarihi itibarıyla öğrenilmesi üzerine aynı tarihte belirtilen işlemin iptali istemiyle başvuruda bulunduğu, davalı idarece tesis edilen 05/05/2020 tarihli işlemde hizmet bildirim işlemlerinin devam ettiği ve işlemler sonuçlandıktan sonra net cevap verileceğinin bildirildiği, davacı tarafından aynı konuda 14/09/2020 tarihinde yapılan başvuruya karşı verilen 15/09/2020 tarihli cevapta ise, “2013/11 sayılı Genelgenin dokuzuncu kısmında yapılan düzenleme ile birinci bölümde yer alan; 6-1479 sayılı Kanun’a tabi sigortalıların kendilerine ait veya ortak oldukları iş yerlerinden kendilerini sigortalı göstermesi başlığının açıklamasının değiştirildiği, bu nedenle davacının 4/1-b kapsamında 01/06/2007 tarihi itibarıyla tescil işleminin yapıldığı, işveren servisine çakışan süreler hakkında yazı yazıldığı, aktarım işlemlerinin tamamlandığı, davacının 30/09/2020 tarihi itibarıyla 11.461,68 TL borcu bulunduğu, borcun ödenmesi halinde hizmetlerin bildirileceği” yolunda işlem tesis edildiğinin belirtildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığınca tesis edilen 22/02/2013 tarih ve 2013/11 sayılı Genelge’de değişiklik yapan 24/04/2019 tarih ve 2019/9 sayılı Genelge’nin tamamın mı yoksa söz konusu Genelgenin dokuzuncu kısmında yer alan düzenlemelerin mi iptalinin istenildiği hususunun açıkça belirtilmediği sonucuna ulaşılmıştır.
Bu haliyle, dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun biçimde düzenlenmediği sonucuna varılmakta olup dava dilekçesinde dava konusu düzenleyici işlemin hangi kısım veya kısımlarının dava konusu edildiği açıkça gösterilerek, dilekçenin konu, içerik ve sonuç bölümlerinde çelişkili olmayacak şekilde açıklanması, iptali istenilen her bir düzenlemenin davacının menfaatini ne şekilde etkilediği açıklanarak davanın belirtilen eksiklikler giderilmek suretiyle 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun olarak yenilenen, Danıştay Başkanlığına hitaben yazılmış açık ve anlaşılabilir bir dilekçeyle açılması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca, bu kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde, yukarıda belirtilen eksiklikler giderilmek suretiyle dava açmakta serbest olmak üzere DAVA DİLEKÇESİNİN REDDİNE, aynı Kanun’un 15. maddesinin 5. fıkrasına göre dilekçenin reddi üzerine yeniden verilecek dilekçede de aynı yanlışlıkların yapılması halinde davanın reddedileceğinin davacıya duyurulmasına, yenileme dilekçesi verilmesi halinde davacıdan ayrıca harç alınmamasına, davanın yenilenmemesi durumunda yapılan yargılama giderlerinin davacının üzerinde bırakılmasına ve kullanılmayan … TL yürütmenin durdurulması harcı ile posta gideri avansından artan miktarın istemi halinde davacıya iadesine, 11/02/2021 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.