Danıştay 6. Daire, Esas No: 2020/218, Karar No: 2021/1723
Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2020/218 E. , 2021/1723 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2020/218
Karar No : 2021/1723
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- … Büyükşehir Belediye Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …
2- … Belediye Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- … 2- …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN ÖZETİ : İstanbul ili, Avcılar ilçesi, … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazın kısmen ticaret hizmet alanı, kısmen otopark kısmen de yol alanı olarak belirlenmesine ilişkin 27/02/2013 onay tarihli 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planının iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Altıncı Dairesinin 18/01/2018 tarihli, E:2017/6013 K:2018/298 sayılı bozma kararına uyularak dava konusu işlemin iptali yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
… İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 11/02/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY (X):Dava, İstanbul İli, Avcılar İlçesi, … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazı da kapsayan 27.02.2013 onay tarihli Avcılar 3. Etap 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planının, davacılara ait taşınmaz yönünden iptali istemiyle açılmıştır.
Davacı üst ölçekli planlarda sanayi bölgesi olarak gösterilen taşınmazına dava konusu uygulama imar planı ile; kısmen ticaret hizmet alanı, kısmen otopark kısmen de yol alanı fonksiyonu verilmesinin plan hiyerarşisine aykırı olduğu iddiasıyla iş bu davayı açmıştır. Diğer bir deyişle taşınmazına sanayi fonksiyonu verilmesi amacına yönelik olarak dava konusu imar planı ile getirilen kullanım kararlarının tamamının iptalini talep etmektedir.
İdare Mahkemesi tarafından verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı davanın reddine ilişkin kararın, Danıştay Altıncı Dairesinin 18.01.2018 tarihli ve E:2017/6013, K:2018/298 sayılı kararı ile dava konusu parsel açısından yol fonksiyonu yönünden bozulması üzerine, Mahkeme tarafından, yapılan yargılama sonucunda dava konusu imar planının taşınmaza verilen kullanım kararları yönünden şehircilik ilkeleri, planlama esaslarına ve hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu uygulama imar planının davacılara ait taşınmaz yönünden iptaline karar verilmiş olup, söz konusu karar, davalı idareler tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmaza verilen yol fonksiyonuna ilişkin olarak;
Uyuşmazlıkta nazım imar planında 15 metre olarak düzenlenen yol fonksiyonunun uygulama imar planında 20 metre olarak düzenlenmesinin plan hiyerarşisi bakımından planların kademeli birlikteliği ilkesine aykırılık oluşturup oluşturmadığının ortaya konulması gerekmektedir.
Uygulama imar planının üst ölçekli nazım imar planına aykırı olamayacağı açıktır. Nazım imar planında öngörülen yol genişliğinin uygulama imar planında daraltılmasının üst ölçekli plan kararlarına aykırı olacağında duraksama bulunmamakta ise de daha geniş öngörülmesi, hususuna gelince;
Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26/2. maddesinde imar planlarında sosyal ve teknik alt yapı hizmetlerinin iyileştirilmesinin esas olduğu vurgulanmıştır. 24/2. maddesinde de nazım imar planları üzerinde gösterilen sosyal ve teknik alt yapı alanlarının konum ile büyüklükleri toplam standartların altına düşülmemek, nazım imar planının ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü ve genel işleyişini bozmamak ve hizmet etki alanı içinde kalmak şartı ile ilgili kurum ve kuruluşların görüşü dikkate alınarak uygulama imar planlarında değiştirilebileceği öngörülmüştür. Aynı maddenin 3. fıkrasında da; uygulama imar planlarında bölgenin ihtiyacına yönelik sosyal ve teknik alt yapı alanlarını arttırıcı küçük alan gerektiren fonksiyonların ayrılabileceği ve bu fonksiyonların konulmasının nazım imar planına aykırılık teşkil etmeyeceği, 5. fıkrasında; araç trafiğine ayrılmış şerit sayısını azaltmamak ve ilgili TSE standartlarına uymak kaydı ile, taşıt yollarının yaya, engelli ve bisiklet kullanımına ayrılmış kısımlarının genişlikleri, nazım imar planında değişikliğe gerek olmaksızın uygulama imar planında arttırılabileceği öngörülmüştür.
İdare Mahkemesince yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda da, dava konusu taşınmazın 27/02/2013 onay tarihli 1/1000 Ölçekli Avcılar İlçesi 3.Etap Uygulama İmar Planında kısmen 20.00 metrelik yol alanı gibi teknik altyapı donatı alanında yer aldığı, fonksiyon kararları yönünden 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı kararlarına uygun olduğu, taşınmaza verilen yol fonksiyonunun planlama ve şehircilik ilkelerine uygun olduğu, nazım imar planının ana kararlarını ve sürekliliğini bozucu bir durum bulunmadığı belirtilmiş olduğu gözetildiğinde idare mahkemesince yol fonksiyonu yönünden dava konusu işlemin iptaline karar verilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu nedenle İdare Mahkemesince verilen dava konusu işlemin iptaline ilişkin kararın bozulması gerektiği oyuyla karara katılmıyorum.