Danıştay 8. Daire, Esas No: 2016/7058, Karar No: 2021/952

Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2016/7058 E. , 2021/952 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    SEKİZİNCİ DAİRE
    Esas No : 2016/7058
    Karar No : 2021/952

    Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
    Vekili : Av. …

    KarşI Taraf (Davalı) : … Odası
    Vekili : Av. …

    İstemin Özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

    Danıştay Tetkik Hakimi : …
    Düşüncesi : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
    Dava; serbest muhasebeci olan davacı tarafından, hakkında meslekten çıkarma cezası verilmesine ilişkin Konya Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Disiplin Kurulu’nun … tarihli ve … sayılı kararın iptali istemiyle açılmıştır.
    İdare Mahkemesince, davacının yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırı olarak meslek ruhsatını işyerinde çalışan ve meslek mensubu olmayan … ve … isimli kişilere kullandırdığının saptanması, davacının soruşturma kapsamında verdiği ifadesinde de …’a kendi olmadığı zamanlar için noterden imza yetkisi verdiğini beyan etmiş olması dikkate alındığında, davacının meslek ruhsatnamesini bir başkasına kullandırdığının sabit olduğu sonucuna varıldığından, meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    3568 sayılı Kanun’un “Disiplin cezaları” başlıklı 48. maddesinde, “Mesleğin vakar ve onuruna aykırı fiil ve hareketlerde bulunanlarla, görevlerini yapmayan veya kusurlu olarak yapan yahut da görevinin gerektirdiği güveni sarsıcı hareketlerde bulunan meslek mensupları hakkında, muhasebe ve müşavirlik hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesi maksadı ile durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre aşağıdaki disiplin cezaları verilir.
    Disiplin cezaları şunlardır:
    a) Uyarma; meslek mensubuna mesleğinin icrasında daha dikkatli davranması gerektiğinin yazı ile bildirilmesidir.
    b) Kınama; meslek mensubuna görevinde ve davranışında kusurlu sayıldığının yazı ile bildirilmesidir.
    c) Geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma; mesleki sıfatı saklı kalmak şartıyla altı aydan az, bir yıldan çok olmamak üzere mesleki faaliyetten alıkoymadır.
    d) Yeminli sıfatını kaldırma; yeminli mali müşavirin yeminli sıfatının kaldırılmasıdır.
    e) Meslekten çıkarma; meslek mensubunun ruhsatnamesinin geri alınarak bir daha bu mesleği icra etmesine izin verilmemesidir.
    Mesleki kurallara, mesleğin vakar ve onuruna aykırı fiil ve harekette bulunanlarla, görevin gerektirdiği güveni sarsıcı harekette bulunan meslek mensupları hakkında, ilk defasında uyarma, tekrarında ise kınama cezası uygulanır.
    Görevini bağımsızlık, tarafsızlık ve dürüstlükle yapmayan veya kusurlu olarak yapan veyahutta bu Kanunda yer alan mesleğin genel prensiplerine aykırı harekette bulunan meslek mensupları için geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası uygulanır.
    Tasdik yetkisini gerçeğe aykırı olarak kullandığı Maliye Bakanlığınca ilk defa tespit edilen ve rapora bağlanan yeminli mali müşavirler hakkında geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma, bu husus tekerrür edip bunun mahkeme kararıyla kesinleşmesi halinde de yeminli sıfatını kaldırma cezası verilir.
    Mükellefle birlikte kasden vergi ziyaına sebebiyet verdikleri mahkeme kararı ile kesinleşen meslek mensuplarına, meslekten çıkarma cezası verilir.
    Üç yıllık bir dönem içinde iki veya daha fazla disiplin cezasını gerektiren davranışta bulunan meslek mensubuna, her yeni suçu için bir öncekinden daha ağır ceza uygulanabilir.
    Beş yıllık dönem içinde iki defa mesleki faaliyetten alıkoyma cezası ile cezalandırılmasından sonra bu cezayı gerektiren fiili yeniden işleyen meslek mensupları hakkında meslekten çıkarma cezası uygulanır.
    Disiplin kurulları bir derece ağır veya bir derece hafif disiplin cezasının uygulanmasına karar verebilirler.
    Takibat ve hüküm tesisi disiplin soruşturması yapılmasına ve disiplin cezası uygulanmasına engel değildir.
    Meslek mensubu hakkında savunması alınmadan disiplin cezası verilemez. Yetkili disiplin kurulunun 10 günden az olmamak üzere verdiği süre içinde savunma yapmayanlar, savunma hakkından vazgeçmiş sayılırlar.
    Disiplin cezaları kesinleşme tarihinden itibaren uygulanır.” kuralına, “Yönetmelikler” başlıklı 50.maddesinin birinci fıkrasının (k) bendi ise, “Bu Kanunla ilgili olarak aşağıda belirtilen hususlar çıkarılacak yönetmeliklerle düzenlenir.
    k) Disiplin kovuşturması yapılması konusunda karar verecek merci, disiplin cezalarını vermeye yetkili merciler, disiplin cezalarına karşı yapılacak itirazın usul ve şartları ve disiplinle ilgili diğer hususlar.” kuralına yer verilmiştir.
    Dosyanın incelenmesinden, Konya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odasının görevlendirme yazılarına istinaden Oda Denetim Komisyonu üyelerince davacının bürosunda yapılan kontrol sonucunda, kapıdaki tabelada …ve … isimlerinin yer aldığı, davacının bürosunda bulunmadığı, sigortalı olarak üç kişinin ve bir stajyer öğrencinin çalıştığı, çalışanlara davacının telefon numarası sorulduğunda kendilerinde numarasının bulunmadığını beyan etikleri, ayrıca davacının kartvizitinin de bulunmadığı, davacının müşterileri ile yaptığı muhasebe sözleşme örneklerindeki imzalar ile imza tasdiknamesindeki imzasının birbirini tutmadığı hususlarının tespiti üzerine davacı hakkında Oda Yönetim Kurulu’nun … tarih ve … sayılı kararıyla disiplin soruşturması başlatıldığı, bu soruşturma kapsamında … tarih ve … sayılı yazı ile bilgisine başvurulmak üzere davacının Odaya davet edildiği, davacının 01/04/2014 tarihli ifadesinde; ofisindeki tabelada ismi yazan …’ın kendi çalışanı olduğu, …’ı da tanıdığı ve ailecek görüştükleri, …’a kendi olmadığı zamanlar için noterden imza yetkisi verdiğini, …’a maaş olarak ihtiyacı kadar kendisinin aldığını, büroda hangi muhasebe programının kullanıldığı sorusuna karşılık, eşinin kanser tedavisi nedeniyle bulunduğu İstanbul’a çok sık gitmek durumunda olduğu, büroya 15 günde bazen ayda bir geldiği ancak kullanılan muhasebe programını bilmemekle beraber muhasebe programını değiştirdiklerinden haberi olduğunu, müşteri sayısı sorulduğunda, …’a sorması gerektiğini beyan ederek telefonla …’la yaptığı görüşme sonrasında cevap verdiği, eşinin tedavisi için bulunduğu İstanbul’a çok sık gitmek durumunda olsa da bürosuyla telefonda irtibatını hiç kesmediğini beyan ettiği, yapılan soruşturma sonucu hazırlanan … tarih ve … sayılı soruşturma raporu uyarınca getirilen teklif doğrultusunda, Konya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Disiplin Kurulu’nun … gün ve … sayılı kararı ile davacının meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu cezaya karşı itiraz edilmemesi nedeniyle idari olarak kesinleşmesi üzerine görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
    Davacıya verilen meslekten çıkarma cezası, 3568 sayılı Kanunun 50. maddesine dayanılarak çıkarılan ve 31/10/2000 tarih ve 24216 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Disiplin Yönetmeliği’nin meslekten çıkarma cezası gerektiren halleri düzenleyen 9. maddesinin (d) bendinde yer alan “(Değişik:RG-27/09/2007-26656) Meslek ruhsatnamesinin bir başkasına kiraya verilmesi, herhangi bir şekilde bir başkasına kullandırılması veya meslek mensubunun mesleki konulardaki yetkilerini genel vekâletname ve/veya düzenleme şeklinde vekâletname ile veya muvazaa yoluyla yahut da başka kanunlardaki düzenlemeleri kötüye kullanarak, mesleğini bizzat yapmayp, yetkilerini devamlı ya da geçici olarak meslek mensubu olmayan kişilere kullandırması, kendi adına müşteri kabul etmesine, resmî belgelerde mühür ya da kaşesinin kullanılmasına izin verilmesi” fiilinin işlendiğinden bahisle verilmiştir.
    Yukarıda metnine yer verilen 3568 sayılı Kanunun 50.maddesinin birinci fıkrasının (k) bendi hükmü uyarınca, disiplin kovuşturması yapılması konusunda karar verecek merci, disiplin cezalarını vermeye yetkili merciler, disiplin cezalarına karşı yapılacak itirazın usul ve şartları ve disiplinle ilgili diğer hususlar Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği tarafından yönetmelikle düzenlenecektir. Davacıya disiplin cezası verilmesine dayanak olan Disiplin Yönetmeliği bu maddenin verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılmıştır.
    Yasanın disiplin cezalarını düzenleyen 48. maddesinde, meslekten çıkarma cezasının tanımı yapılmış ve hangi hallerde bu cezanın verilebileceği açık olarak sayılmış olup, bu hallerin; mükellefle birlikte kasden vergi ziyaına sebebiyet verdiği mahkeme kararı ile kesinleşmek veya beş yıllık dönem içinde iki defa mesleki faaliyetten alıkoyma cezası ile cezalandırılmasından sonra bu cezayı gerektiren fiili yeniden işlemek olduğu belirtilmiştir.
    Davacıya verilen disiplin cezasının dayanağı Yönetmelik maddesinde yer alan “Meslek ruhsatnamesinin bir başkasına kiraya verilmesi, herhangi bir şekilde bir başkasına kullandırılması veya meslek mensubunun mesleki konulardaki yetkilerini genel vekâletname ve/veya düzenleme şeklinde vekâletname ile veya muvazaa yoluyla yahut da başka kanunlardaki düzenlemeleri kötüye kullanarak, mesleğini bizzat yapmayıp, yetkilerini devamlı ya da geçici olarak meslek mensubu olmayan kişilere kullandırması, kendi adına müşteri kabul etmesine, resmî belgelerde mühür ya da kaşesinin kullanılmasına izin verilmesi” fiili ise, Yasada açık olarak belirtilen meslekten çıkarma cezası verilmesini gerektiren fiiler arasında sayılmadığından, bu haliyle dava konusu bireysel işlemin dayanağı Yönetmelik hükmü, Yasada yer almayan bir eylem için meslekten çıkarma cezası öngörmek suretiyle üst hukuk normu olan yasaya aykırılık teşkil etmekte ve hukuka aykırı olduğu saptanan bu hükme dayanılarak verilen meslekten çıkarma cezasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Nitekim Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 15.05.2019 tarih ve E:2018/1513, K:2019/2414 sayılı kararı da bu yöndedir.
    Öte yandan; davacının meslek ruhsatnamesini bir başkasına kullandırdığı sabit olup, sübut bulan fiilinin, 3568 sayılı Kanun’un “Disiplin cezaları” başlıklı 48. maddesinde yer alan, “Görevini bağımsızlık, tarafsızlık ve dürüstlükle yapmayan veya kusurlu olarak yapan veyahutta bu Kanunda yer alan mesleğin genel prensiplerine aykırı harekette bulunan meslek mensupları için geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası uygulanır.” düzenlemesi gereği geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası gerektirdiği kanaatine varılmıştır.
    Sonuç olarak; davacının meslek ruhsatnamesini bir başkasına kullandırdığının sabit olduğu sonucuna vararak meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görmeyip davanın reddine karar veren Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
    Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesinin temyize konu kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 17/02/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir