Danıştay 10. Daire, Esas No: 2020/6289, Karar No: 2021/612

Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2020/6289 E. , 2021/612 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONUNCU DAİRE
    Esas No : 2020/6289
    Karar No : 2021/612

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurumu
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACILAR) : … mirasçıları;
    1- …
    2- …
    3- …
    4- …
    VEKİLLERİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı tarafından, IPARD Programı Fonlarının Tahsisine Dair Sözleşmenin feshedilmesi nedeniyle sözleşme kapsamında verilen ve geri ödenmesi istenilen hibe desteğine ilişkin kamu alacağının teminat altına alınması amacıyla tesis edilen 02/06/2017 tarihli ihtiyati haciz işleminin iptali istenilmektedir.

    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, IPARD programı kapsamında davacı ile davalı idare arasındaki sözleşme uyarınca davacının, yatırımını sözleşme süresi boyunca korumak, tamamen gerçekleştirmek ve yatırımın uygulanmasıyla ilgili değişiklik söz konusu olduğunda bunu Kuruma bildirmekle yükümlü bulunduğu açık olup, yatırımın gerçekleştirileceği arazi ile ilgili olarak 2016 yılında açılan kamulaştırma davası ile kamulaştırma süreci başladığı halde davacının bu süreçten idareyi haberdar etmediği, böylelikle, sözleşme hükümlerine aykırı davrandığı sonucuna varıldığından, projenin büyüklüğü ve destek tutarı da dikkate alındığında, davalı idarenin hak ve menfaatlerini korumak amacıyla önleyici bir tedbir olarak ihtiyati haciz uygulamasının kanuni şartları oluştuğu anlaşılmakla dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, davacılar tarafından, IPARD Programı Fonlarının Tahsisine Dair Sözleşme kapsamında verilen 771.943,09 TL hibe desteğinin geri istenilmesine ilişkin Tarım Ve Kırsal Kalkınmayı Destek Kurumu Ankara İl Koordinatörlüğünün … tarih ve … sayılı borç bildirim mektubunun iptali istemiyle … İdare Mahkemesi’nin E:… sayılı dosyasında açılan davada, anılan mahkemece verilen … gün ve K:… sayılı ret kararının davacılar tarafından istinaf edilmesi üzerine Dairenin 17/06/2020 günlü ve E:2019/1071 K:2020/645 sayılı kararı ile davacılar tarafından borçlu olmadığının tespiti talepli menfi tespit davası sonrası borçlu olmadığına … Asliye Hukuk Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile karar verildiğinden, söz konusu karar içeriğinde meydana gelen durumun davacılardan kaynaklanmadığı, davalı kurum ile imzalanan sözleşmede yer alan mücbir sebep kapsamında bulunduğuna hükmedildiği görüldüğünden, davacılara IPARD programı kapsamında yapılan 771.943,09 TL hibe desteğinin mücbir sebep şartları yönünden geri istenmesinin mümkün olmadığı açık olduğundan dava konusu işlemin iptaline hükmedildiği, bilahare bu alacağın tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrine karşı yine … İdare Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı davanın reddine dair kararının Dairemizin 17/06/2020 gün ve E:2019/1072, K:2020/644 sayılı kararı ile kaldırılarak ödeme emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmakla, dava konusu ihtiyati haciz işleminin dayanağı olan hibe desteğinin geri istenilmesine ilişkin borç bildirim mektubunun ve bu yöndeki ödeme emrinin Dairece hukuka aykırı bulunarak iptaline karar verildiği açık olduğundan, dava konusu ihtiyati haciz işleminin de dayanaksız kaldığı, bu nedenle aksi yönde verilen idare mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmadığı sonucuna varılığı gerekçesiyle davacıların istinaf isteminin kabulüne, … İdare Mahkemesince verilen … tarih, E:… K:… sayılı kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacının kamulaştırma işlemi ve süreçleri hakkında kuruma başvurarak bilgilendirme yapmadığı, sözleşmeye göre bir durumun mücbir sebep olarak kabul edilmesinin şartlarından birinin olayla ilgili kuruma bilgi verilmesi olduğu, davacının bildirim yapmaması nedeniyle mal kaçırma ihtimali düşünülerek ihtiyati haciz kararı alınarak uygulandığı, dava konusu işlemin iptaline karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu, bu nedenlerle temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, haksız ve hukuki dayanağı olmayan temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
    ,
    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Davalı kurum alacaklarının cebri takip ve tahsili işlemlerinin, 6183 sayılı Amme alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uyarınca kamu idaresinin bağlı bulunduğu tahsil dairesi (Vergi Dairesi) tarafından yürütülmesi gerektiğinden, kanunen açıkça tahsil dairesi yetkisi verilmediği anlaşılan davalı Kurum tarafından usulüne uygun olmayan şekilde ihtiyati haciz kararı alınması ve uygulanmasında yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile usul ve kanuna uygun olan Mahkeme kararının açıklanan gerekçeyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin, işin gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    Dava konusu ihtiyati haciz kararı ile teminat altına alınan kamu alacağının tahsili için düzenlenen borç bildirim mektubunun iptali istemiyle açılan dava sonucunda … İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen … tarih, E:…, K:… sayılı karara karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılması ve dava konusu işlemin iptali yolunda verilen … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizi üzerine, Dairemizin 18/02/2021 tarih ve E:2020/6028 ve K:2021/610 sayılı kararıyla istinaf mahkemesi kararı onanmıştır.
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
    2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
    3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın, … İdare Mahkemesine gönderilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde davalı idareye iadesine, 18/02/2021 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir