Danıştay 8. Daire, Esas No: 2017/6349, Karar No: 2021/1101
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2017/6349 E. , 2021/1101 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/6349
Karar No : 2021/1101
DAVACILAR : 1- …
2-…
3- …Eğitim Turizm Gıda San. ve Tic. A. Ş.
4- … Gayrimenkul Yurt Hizmetleri ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1- …
2- … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU :
06/05/2017 gün ve 30058 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliğinin; 1., 2. , 3. maddesinin, 4. maddesinin 2. ve 4. fıkrasının, 5. maddesinin 5. fıkrasının, 9. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi ile 4. ve 5. fıkrasının, 10. maddesinin, 15. maddesinin, 19. maddesinin 1., 2., 3. ve 5. fıkrasının, 20. maddesinin 4. ve 6. fıkrasının, 21. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinin, 22. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendi ile 2. fıkrasının, 26. maddesinin 1. ve 2. fıkrasının, 28. maddesinin 2., 6., 8. ve 11. fıkrasının, “Öğrenci Disiplin İşleri” başlıklı dördüncü bölümün tamamının, 38. maddesinin 2. fıkrasının, 42. maddesinin, 45. maddesinin ve 46. maddesinin 4. fıkrasının iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI :
Hangi binaların öğrenci apartı veya stüdyo dairesi sayılacağının izaha muhtaç olduğu, dava konusu Yönetmelik ile özel yurtların sanki kamu kurumu, çalışanlarının ise devlet memuru gibi düzenlendiği, kurucu ve kurucu temsilcinin en lisans mezunu olma şartı yönünden kişilerin teşebbüs hürriyetinin zedelendiği, 100 metre mesafe şartının ortaöğretim yurtları için anlamlı olabileceği, öğrenci ve ailelerinin çoğunlukla iki kişilik oda tercih ettikleri, neden tek veya üç kişilik oda düzenlemesinin getirilmiş olduğuna dair somut bir tespit ve gerekçenin ortaya konulamadığı, 10.madde yönünden yurtların devrinin Bakanlığın onayına bağlandığı ve devir ile ilgili bürokrasinin arttırıldığı,15. maddesinin 1. fıkrası yönünden ders dönemi dışında yurtların boş kaldığı, kar amaçlı olmayan sosyal ve kültürel faaliyetler dışındaki kar amaçlı faalietlere de izin verilmesi gerektiği;19. maddesinin 1. fıkrası yönünden yurtlarda kadın egemenliğinin hakim olduğu ve aile ortamı bulunduğu, erkek öğrenci yurtlarında erkek, kız öğrenci yurtlarında ise kadın yönetici, belletici, temizlik hizmeti veren görevli uygulamasının ayrımcılık olduğu, yurt müdürü ve müdür yardımcısı için lisans mezunu olma şartının aranmasının yasal dayanağının bulunmadığı, 20. maddesinin 4. fıkrası yönünden barınma ücretinin yıllık olarak alındığı ve yurdun gelirinin buna göre belirlendiği ve gider harcamalarının de gelire göre ayarlandığı, sözleşme serbestisi bulunduğu ve getirilen düzenlemenin öğrenci lehine ama ölçüsüz bir duruma sebebiyet verdiği, 20. maddesinin 6. fıkrası ve 28. maddesinin 11. fıkrasının keyfiliğe neden olacağı, öğrenciler ile yurtlar arasındaki ilişkinin özel hukuk ilişkisi olduğu ve bu nedenle öğrencilere disiplin cezası verilemeyeceği ileri sürülmüştür.
DAVALILARIN SAVUNMASI :
… ve … Bakanlığı’nın Savunmalarının Özeti: Lisans mezunu olma şartının getirilmesi ile hizmet kalitesinin arttırılmasının hedeflendiği, mesafe şartı ile ilgili olarak, 5661 sayılı Yüksek Öğrenim Öğrenci Yurtları ve Aşevleri Hakkındaki Kanuna Ek Kanun 1. maddesinin 9. fıkrasında benzer nitelikte düzenleme yapıldığı, aynı Kanun’un geçici 5. maddesi uyarınca mevcut kurumların durumunun korunduğu; iki kişilik odada kalanlar arasında problem olursa bu durumun ruhi, fiziksel ve psikolojik sorunlara neden olacağı, bu nedenle odaların tek veya üç kişi olmasına karar verildiği; kamu yararının esas olduğu ve yurtların salt kazanç sağlama amacına hizmet eden kurumlar olmadığı; aynı cinsiyete sahip yönetici bulunmasının öğrenci için de daha rahat bir ortam sağlayacağı, mahremiyete saygı duyulduğu, daha bilinçli bir yönetim hedeflendiği için kamu yararı doğrultusunda karar alındığı, 5661 sayılı Yasada da 657 sayılı kanuna atıf yapıldığı; ücretin verilen bir hizmetin karşılığı olduğu, dolayısıyla hizmet verilmez ise ücretin de iadesinin gerektiği, öğrencilere fahiş fiyat teklifi yapılmasının engellendiği, yurtların sosyal amaçlara uygun işletilmesi gerektiği; idarenin idari yaptırım uygulayabilme yetkisine sahip olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davaya konu Yönetmeliğin yürürlükten kaldırılması nedeniyle, karar tarihinde yürürlükte bulunmayan Yönetmelik hakkında karar verilmesine hukuken olanak bulunmadığından, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava; 06/05/2017 gün ve 30058 sayılı R.G.’de yayımlanan “Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliği”nin; 1. maddesinin, 2. maddesinin, 3. maddesinin, 4. maddesinin 2. ve 4. fıkrasının, 5. maddesinin 5. fıkrasının, 9. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi ile 4. ve 5. fıkrasının, 10. maddesinin, 15. maddesinin, 19. maddesinin 1., 2., 3. ve 5. fıkrasının, 20. maddesinin 4. ve 6. fıkrasının, 21. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinin, 22. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendi ile 2. fıkrasının, 26. maddesinin 1. ve 2. fıkrasının, 28. maddesinin 2., 6., 8. ve 11. fıkrasının, “Öğrenci Disiplin İşleri” başlıklı dördüncü bölümün tamamının, 38. maddesinin 2. fıkrasının, 42. maddesinin, 45. maddesinin ve 46. maddesinin 4. fıkrasının iptali istemiyle açılmıştır.
Her ne kadar, dava dilekçesinde dava konusu Yönetmeliğin 24. maddesinin 1. ve 2. fıkrasının iptali istenilmekte ise de; dilekçe içeriğinde 24. maddenin 1. ve 2. fıkrasına yönelik herhangi bir hukuka aykırılık iddiasına yer verilmediği, bunun yerine 26. maddenin 1. ve 2. fıkrasına yönelik iddialarda bulunulmuş olduğu görüldüğünden, inceleme 26. maddenin 1. ve 2. fıkrası yönünden yapılmıştır.
Dava konusu Yönetmeliğin; 5. maddesinin 5. fıkrası, 9. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi, 19. maddesinin 5. fıkrası, 20. maddesinin 4. ve 6. fıkrası ile 42. maddesi yönünden;
6/03/2018 gün ve 30362 sayılı R.G.’de yayımlanan, Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin; 3. maddesiyle dava konusu Yönetmeliğin 5. maddesinin 5. fıkrasının yürürlükten kaldırıldığı, 4. maddesiyle 9. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin değiştirildiği, 10. Maddesiyle 19. maddesinin 5. fıkrasının yürürlükten kaldırıldığı, 11. maddesiyle 20. maddesinin 4. ve 6. fıkrasının değiştirildiği, 21. maddesiyle de dava konusu Yönetmeliğin 42. maddesinin değiştirildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava konusu edilen; 5. maddesinin 5. fıkrasının, 9. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin, 19. maddesinin 5. fıkrasının, 20. maddesinin 4. ve 6. fıkrası ile 42. maddesinin yürürlükten kalkmış olması karşısında, esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı sonucuna varılmıştır.
Diğer maddeler yönünden ise;
5661 Sayılı Yüksek Öğrenim Öğrenci Yurtları ve Aşevleri Hakkındaki Kanuna Ek Kanunun 1. Maddesinin birinci fıkrasında, “Gerçek ve tüzelkişiler tarafından yemekli ve yemeksiz öğrenci yurtları ve buna benzer kurumlar açılması ve işletilmesi Milli Eğitim Bakanlığının iznine bağlıdır. Milli Eğitim Bakanlığı bu gibi yurt ve kurumları tesbit edeceği esaslara göre denetler.”; üçüncü fıkrasında, “(Ek fıkra: 15/8/2017-KHK-694/19 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7078/19 md.) Yurt ve benzeri kurumlar, ortaokul, ortaöğrenim ve yükseköğrenim öğrencilerine barınma hizmeti vermek amacıyla açılır ve bu Kanun ile 25/8/2011 tarihli ve 652 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 13 üncü maddesine göre işyeri açma ve çalışma ruhsatı alırlar. Öğrenim düzeyine göre barınma hizmeti verilecek öğrenciler ile bu hizmetin verilebileceği kurumlar ve bu hizmeti sunacak gerçek ve tüzel kişilerin nitelikleri yönetmelikle belirlenir.”; dördüncü fıkrasında,”(Ek fıkra: 15/8/2017-KHK-694/19 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7078/19 md.) Kurum açma izni verilen kurumlardan, altı ay içerisinde barınma hizmetine başlamayan, faaliyete başladıktan sonra faaliyetine izinsiz ara veren kurumların kurum açma izni ile işyeri açma ve çalışma ruhsatı iptal edilir.” hükmü getirilmiştir.
Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliği”nin “amaç” başlıklı 1. Maddesinde, “kapsam” başlıklı 2. Maddesinde ve “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde, “öğrenci apartları ve öğrenci stüdyo daireleri”nin yönetmelik kapsamına alınmasının hukuka aykırı olduğu iddiasıyla iptali istenilmiş ise de; 5661 sayılı yasanın 1. Maddesindeki “yurt ve benzeri kurumlar” ifadesine aykırılık taşımamaktadır.
İptali istenilen, 3. Maddenin (m) bendindeki “Veli: Öğrencinin annesini, babasını veya kanuni sorumluluğunu üstlenmiş kişiyi ifade eder” şeklindeki düzenleme ile 24. Maddenin 2. Fıkrasındaki “veli” ifadesine gelince; bahse konu Yönetmelik ortaöğretim kurumları için açılacak yurt öğrencilerini de kapsamış olduğundan henüz reşit olmayan bu öğrenciler açısından veli ibaresi gerekli ise de; 18 yaşını doldurmuş reşit öğrenciler açısından bilgi verilecek kişi veli değil bir yakını (kanuni sorumluluk taşıyan kişi, böyle biri yoksa öğrencinin belirlediği kişi) olması gerekeceğinden; bu hususun ayrıca düzenlenmesi gerekirken; eksik düzenleme yapılmıştır.
“Kurum açma, kurucu ve kurucu temsilcisi” başlıklı 4. Maddenin dava konusu 2. Fıkrasında, “Kurucu ve kurucu temsilcisinin en az lisans mezunu olması şarttır.”; 4. Fıkrasında, “Gerçek kişi kurucu ve kurucu temsilcisi yetkilerini başka bir kişiye devredemez, yetkilerini kullanmak üzere vekil tayin edemez. Bir kurucu temsilcisi birden fazla kurucuyu temsil edemez” hükmü getirilmiştir..
Bahse konu Yönetmeliğin Geçici 1. Maddesinin “Kuruculara ve personele ilişkin geçiş hükümleri” başlıklı 3. Fıkrasında ise; ” Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihte faaliyette bulunan özel öğrenci yurtlarının gerçek kişi kurucuları hakkında 4. Maddenin 2. Fıkrasında belirtilen şart aranmaz. Tüzel kişi kurucular ise 1/8/2018 tarihine kadar 4. Maddenin 2. Fıkrasında belirtilen şarta uygun kurucu temsilci belirler.” kuralı; işbu dava devam ederken; “Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihte faaliyette bulunan özel öğrenci yurtlarının gerçek kişi kurucuları ile tüzel kişi kurucuların mevcut kurucu temsilcileri hakkında aynı kurumda devam ettiği sürece 4 üncü maddenin ikinci fıkrasında belirtilen lisans mezunu olma şartı aranmaz. (Mülga ikinci cümle: 22/1/2018-2018/11277 K.) (…)” şeklinde, davacıların istemini karşılayacak şekilde değiştirilmiştir. Bu durumda, 4. Maddenin 2. ve 4. fıkrasında hukuka aykırı bir yön görülmemiştir.
“Kurum binaları” başlıklı 9. Maddesinin 4. Fıkrasında, “Ortaokul, imam-hatip ortaokulu veya ortaöğretim kurumları öğrencilerine barınma hizmeti veren kurumlarda yatakhaneler en az üç, en fazla altı öğrenci; yükseköğrenim öğrencilerine barınma hizmeti veren öğrenci yurt ve pansiyonlarında yatakhaneler en az bir veya üç, en çok altı öğrenci, öğrenci apartı en az bir veya üç, en çok altı öğrenci, öğrenci stüdyo dairesi bir veya üç öğrenci barınacak şekilde düzenlenir.” hükmü getirilmiş ise de; daha önce faaliyete geçmiş ortaöğretim öğrenci yurtlarındaki 1 ve yükseköğrenim öğrenci yurtlarındaki 2 kişilik odaların yeni yönetmeliğe uygun hale getirilmesi ruhsat değişikliğini gerektirecek önemli tadilatı gerektirmekte olup; bu yurtların mevcut durumlarının korunmasına yönelik hüküm eklenmemesi kazanılmış hakları ihlal edici nitelikte olup hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
9. Maddenin 5. Fıkrasında ise; her yıl öğretim yılı başlamadan önce yangın, elektrik tesisatı, ısınma sistemi, su ve gaz tesisatı güvenliği hususlarında alınması gereken tedbirler düzenlenmiş olup; hukuka aykırılık görülmemiştir.
“Devir ve kurucu temsilcisi değişikliği” başlıklı 10. Maddesinin, yurtların devrinin Bakanlık onayına bağlanması ve zorlaştırılması nedeniyle iptali istenilmiş ise de; açılması Bakanlık iznine tabi kurumların devrinin de Bakanlık onayına tabi tutulmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
“Kurum binalarının kullanılması” başlıklı 15. Maddesinde, “Kurum binaları, kuruluşlarına esas olan öğrenci barınma hizmetleri dışında başka bir amaçla kullanılamaz. Ancak kurumların sosyal ve kültürel faaliyetler için düzenlenmiş alanları, öğrencilerin barınma hizmetlerini aksatmayacak şekilde, kâr amaçlı olmayan sosyal ve kültürel faaliyetlerde il veya ilçe millî eğitim müdürlüğünün izni ile yaz aylarında kullanılabilir.” hükmüne gelince; kamu kurumlarına ait sosyal tesislerin özel tesislere göre daha uygun ancak belli bir kar ile saatlik-günlük kiralanmaları şeklindeki uygulama gibi; bahse konu yurtlara ait sosyal tesislerin il veya ilçe milli eğitim müdürlüğünde izin almak şartıyla kamu kurumları sosyal tesislerindeki fiyatlara göre ayarlanması hususunda bir sınır getirilmek suretiyle kullanılması mümkün iken; bu şekilde kullanılmasının engellenmesine yönelik düzenlemede hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
19. Maddesinin 1. Fıkrasında “Kız öğrencilerin barındığı kurumlarda kadın, erkek öğrencilerin barındığı kurumlarda erkek yönetici görevlendirilir.”; 2. Fıkrasında, “Kurum, lisans mezunu…. müdür tarafından yönetilir.”; dava derdest iken değişiklik yapılan ancak davacı istemi yönünde olmayan 3. Fıkrasında, “Kurumda yüzelli kontenjana kadar bir müdür yardımcısı görevlendirilebilir. (Değişik ikinci cümle: 22/1/2018-2018/11277 K.) Yüzelli-beşyüz kontenjan için en az iki, beşyüzbiryediyüzelli kontenjan için en az üç, yediyüzellibir-bin kontenjan için en az dört, binbir-binbeşyüz kontenjan için en az beş ve binbeşyüzbir-ikibin kontenjan için en az altı müdür yardımcısı görevlendirilir. Müdür yardımcılarının lisans mezunu olması zorunludur.” hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıdaki hükümlerin kamuya ait yurtlardaki uygulamaya paralel düzenlendiği ve sonradan yapılan değişiklik ile müdür yardımcısı görevlendirmek için gerekli kontenjan sayısının ilk 150 den sonra artırıldığı görülmekte olup; bu kısımlarda ve müdür ve müdür yardımcısının lisans mezunu olması şartında üst hukuk normlarına aykırılık bulunmamaktadır.
21. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde, “Aylık yemek listesi” tutulması zorunlu kayıtlar arasında sayılmış; 22. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde “Adli sicil ve arşiv kaydı belgesi” öğrencilerin kayıtlarında istenecek belgeler arasında sayılmış; 2. fıkrasında, “Birinci fıkrada belirtilen belgelerle birlikte, hizmet sunum taahhütnamesi tanzim edilerek öğrenci dosyasına konulur. Bu taahhütname tek nüsha olarak düzenlenir ve fotokopisi öğrenciye veya öğrencinin velisine verilir.” ; 26. maddesinde, “(1)… Ders yılı dışında da hizmet verilip verilmeyeceği hizmet sunum taahhütnamesinde belirtilir. Öğrencilerin kuruma son giriş saatleri, bulundukları yerin özellikleri ile ulaşım vasıtalarının durumu dikkate alınarak öğretim yılı başında kurum yönetimince tespit edilir, öğrencilere duyurulur ve il veya ilçe millî eğitim müdürlüğüne bildirilir.”
(2) … yükseköğrenim öğrencileri ise kurum yönetimine kalacakları yeri ve süresini yazılı olarak bildirmek şartıyla evci olarak çıkabilirler.”; “Personel” başlıklı 28. Maddenin 2. Fıkrasında, “Yönetim memurluğu için yükseköğretim kurumlarından mezun olma şartı aranır.”; 6. Fıkrasında, “Kurumlarda doktor, gıda mühendisi veya teknikeri, teknisyen, sağlık memuru, hemşire ile şoför görevlendirilebilir. Kurumda kayıtlı öğrenci sayısı yüzelli ve üzeri olan kurumlarda hemşire veya hemşire yardımcısı ya da acil tıp teknisyeni veya teknikeri görevlendirilmesi zorunludur.”; 8. Fıkrasında, “Kurum personelinin, Sosyal Güvenlik Kurumunca belirlenen sosyal sigortalar ve genel sağlık sigortası esaslarına bağlı olarak 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında sözleşme ile çalıştırılmaları zorunludur. Kurum içi görev veya unvan değişikliği hariç olmak üzere, herhangi bir sebeple görevinden ayrılanlar ile sözleşmesi karşılıklı veya tek taraflı feshedilenlere altı ay geçmeden ayrıldıkları kurumda görev verilmez. (Ek cümle: 22/1/2018-2018/11277 K.) Kamu tüzel kişileri tarafından açılan ve işletilen kurumlarda görevlendirilen personel, tabi olduğu mevzuat hükümleri uyarınca istihdam edilir.”; 11. Fıkrasında, “Kurumlarda görevlendirilecek personelde, bu maddede yer alan şartların dışında aranacak diğer şartlar Bakanlık tarafından belirlenir.” ; 38. Maddenin 2. Fıkrasında, “Kurumların denetimleri, mülki idare amirlerinin görevlendireceği en az iki kişiden oluşan ekiplerce yapılır. Bu ekipler; il millî eğitim müdür yardımcısı veya şube müdürünün başkanlığında şube müdürü veya resmi bir ortaöğretim kurumu müdüründen oluşur. (Ek cümle: 22/1/2018-2018/11277 K.) Yükseköğretim kurumlarınca açılan ve işletilen kurumlar, her öğretim yılı başında alınan Bakanlık onayı doğrultusunda, Bakanlık adına Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının denetim elemanlarınca da denetlenebilir.”; 45. Maddesinde, “(1) Kurumlar, yalnızca amaçlarına uygun tanıtıcı mahiyette reklam ve ilan verebilir ancak reklam ve ilanlarında gerçeğe aykırı beyanlarda bulunamaz, kişi resimleri ve isimleri kullanamaz, televizyonda reklam ve ilan yapamaz. Kurumlar; reklam ve ilanların birer örneğini yayımından önce bağlı bulundukları il veya ilçe millî eğitim müdürlüğüne vermek zorundadır.
(2) Kurumların reklam ve ilanlarında 7/11/2013 tarihli ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine aykırı durumların bulunması halinde bu durum Reklam Kuruluna da bildirilir.”; 46. Maddesinin 4. Fıkrasında, “Kurumlarda, kurum personelinin ve öğrencilerin katıldığı acil durum tahliye uygulaması her yıl öğretim yılının başladığı ilk hafta ile ikinci yarıyılın ilk haftası içinde olmak üzere yılda iki kez yapılır ve tutanakla kayıt altına alınır.” hükmü getirilmiştir.
Kredi ve Yurtlar Kurumu bünyesindeki yükseköğretim yurtları için yapılan düzenlemeler benzer düzenlemeler getirildiği anlaşılmakta olup; öğrencilerin sağlıklı ve güvenli bir ortamda barınmaları amacıyla tedbirlerin alınmasına yönelik yapılan bu düzenlemelerde üst hukuk normlarına aykırılık bulunmamaktadır.
“Öğrenci Disiplin İşleri” başlıklı dördüncü bölüme gelince;
5661 sayılı kanunun 1. Maddesinin onuncu fıkrasındaki, “(Ek fıkra: 15/8/2017-KHK-694/19 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7078/19 md.)…Disiplin cezasının verilmesini gerektirecek fiil ve haller, bu cezaların tanımı ve verilme usul ve esasları ile barınan öğrencilerin disiplinine ilişkin hususlar yönetmelikle belirlenir.” hükmüne uygun olup; üst hukuk normlarına aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, “Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliği”nin 3. Maddesinin (m) bendiinin, 9. Maddesinin 4. Fıkrası ile 15. Maddesinin iptali; 5. maddesinin 5. fıkrasının, 9. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin, 19. maddesinin 5. fıkrasının, 20. maddesinin 4. ve 6. fıkrası ile 42. maddesi hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı; diğer kısımlar yönünden ise davanın reddi kararı verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava; 06/05/2017 gün ve 30058 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliğinin; 1. maddesinin, 2. maddesinin, 3. maddesinin, 4. maddesinin 2. ve 4. fıkrasının, 5. maddesinin 5. fıkrasının, 9. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi ile 4. ve 5. fıkrasının, 10. maddesinin, 15. maddesinin, 19. maddesinin 1., 2., 3. ve 5. fıkrasının, 20. maddesinin 4. ve 6. fıkrasının, 21. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinin, 22. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendi ile 2. fıkrasının, 26. maddesinin 1. ve 2. fıkrasının, 28. maddesinin 2., 6., 8. ve 11. fıkrasının, “Öğrenci Disiplin İşleri” başlıklı dördüncü bölümün tamamının, 38. maddesinin 2. fıkrasının, 42. maddesinin, 45. maddesinin ve 46. maddesinin 4. fıkrasının iptali istemiyle açılmıştır.
Davaya konu Yönetmeliğin, 11/09/2020 gün ve 31241 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliği’nin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik ile yürürlükten kaldırılmış olması nedeniyle, karar tarihinde yürürlükte bulunmayan Yönetmelik hakkında karar verilmesine hukuken olanak bulunmadığından, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. KONUSU KALMAYAN DAVA HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin ve kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca … TL vekalet ücretinin, davanın açılmasına neden olan davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine,
3. Posta giderleri avansından artan tutarın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere,
23/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.