Danıştay 10. Daire, Esas No: 2016/9213, Karar No: 2021/756
Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2016/9213 E. , 2021/756 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/9213
Karar No : 2021/756
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, temyizen incelenerek bozulması davacı tarafından istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Adana ili, Karataş ilçesi, … köyünde kain, tapunun …-…-…-… ve … sayılı parsellerinde kayıtlı ve mülkiyeti davacıya ait olan taşınmazların da içinde bulunduğu alanda 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu kapsamında gerçekleştirilen arazi toplulaştırılmasında 05/06/2013-20/06/2013 tarihleri arasında ilan edilen “Geçici Parselasyon Planı ve Dağıtım Listeleri”nin anılan taşınmazlar yönünden iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda dosyaya sunulan bilirkişi raporu ile dosyada mevcut bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, davacının dava konusu arazi toplulaştırma işlemine müstakil olarak giren 190 parselinin olduğu alan üzerinde Ortak Kullanım Alanları kapsamında kalan drenaj kanalı bulunduğu, yine davacıya müstakil olarak tahsis edilen 108/2 blok parselin oluşturulduğu alanın ise davacının hissedarı olduğu, …-… ve … parsellerin eski kullanım alanları üzerinde bulunduğu görüldüğünden davacının … – … – … ve … parsellerdeki küçük hisselerinin kullanılabilir parsel verilebilmesi noktasında … blok parselde toplandığı, ayrıca davacıya verilen parsellerle toplulaştırma öncesi hissedarı olduğu parsellerin toprak ve arazi özellikleri ile AYS sınıflarının da örtüştüğü, yapılan işlemin arazi dağıtım ilke ve esaslarına uygun olduğu, davaya konu arazi toplulaştırması kapsamında 05/06/2013-20/06/2013 tarihleri arasında ilan edilen Geçici Parselasyon Planı ve Dağıtım Listelerinde hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan davacı vekili tarafından dava dilekçesinde öne sürülen Tüzüğün 4/u maddesinde toplulaştırma komisyonunda ziraat mühendisinin başkan olması gerekirken harita mühendisinin başkan olduğu ve işlemi sakatladığı iddiasına yönelik olarak anılan noksanlığın tâli şekil noksanlığı olduğu ve esası etkileyecek bir durumun bulunmadığı, Tüzüğün 18. maddesinde ‘Arazi toplulaştırması, kadastrosu yapılmış olan yerlerde uygulanır.” düzenlemesinden, kadastro tespitlerine itiraz edilerek dava açılan yerler hakkında toplulaştırma yapılamayacağı iddiasına yönelik olarak kadastro mahkemesinde nizalı olan yerlerin toplulaştırmaya dahil edilemeyeceği anlamının çıkarılamayacağı, kaldı ki dava dilekçesinde belirtilen davada (… Kadastro Mahkemesi E…. esas kaydına açılan dava) arazi toplulaştırması işlemlerinden önce 07/05/2012 tarihinde karar verildiği görülmekle davacının bu iddialarına itibar edilmediği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, gerçekleştirilen arazi toplulaştırma işlemine ilişkin tüm uygulamaların 5403 sayılıToprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ve Tüzük hükümlerine aykırı olduğu, kendisinin ve aile yakınlarının hisselerinin bir araya getirilmesinin ve taşınmazın kullanılabilir ölçekte tarım arazisi şeklinde olmasının sağlanmadığı, itirazlı taşınmazların da değerlendirilmesi suretiyle yeniden bilirkişi raporunun alınması gerektiği, davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu, bu nedenlerle temyize konu Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve kanuna uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren on beş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.