Danıştay 2. Daire, Esas No: 2020/2534, Karar No: 2021/435

Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2020/2534 E. , 2021/435 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İKİNCİ DAİRE
    Esas No : 2020/2534
    Karar No : 2021/435

    KARŞILIKLI TEMYİZ İSTEMİNDE BULUNANLAR :
    1- (DAVALI) : … Bakanlığı

    2- (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı karara karşı, taraflar karşılıklı olarak temyiz isteminde bulunmakta ve kararın, aleyhlerine olan kısımlarının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulmasını istemektedirler.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava Konusu stem : Dava; davacının, taraf olduğu … Ağır Ceza (Mahkeme kararında sehven Asliye Ceza yazılmıştır.) Mahkemesinde görülen dava kapsamında Mahkeme Yazı İşleri Müdürü …’nin Kamu Görevlileri Etik Sözleşmesine aykırı davrandığından bahisle, hakkında müeyyide uygulanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı davada, dava konusu işlemin iptali yolunda … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı karar üzerine, davalı idare tarafından, Bakanlık bünyesinde oluşturulmuş Etik Komisyonunun şikayetçinin iddialarını inceleme görev ve yetkisi bulunmadığının değerlendirildiği ve bu komisyonların başvuru sahiplerinin etik davranış ilkelerine aykırı davranış iddiasına ilişkin şikayetleri inceleme görevi bulunmadığı yolunda tesis edilen … günlü, … sayılı işlemin iptali ile 1.000.-TL manevi tazminata hükmedilmesi istemiyle açılmıştır.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; 5176 sayılı Kamu Görevlileri Etik Kurulu Kurulması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 4. maddesi hükmü uyarınca, … Ağır Ceza Mahkemesi Yazı İşleri Müdürü … hakkında müeyyide uygulanması istemiyle yapılan başvurunun, ilgili kurumun yetkili disiplin kurulunda Kamu Görevlileri Etik Kurulu tarafından çıkarılan yönetmeliklerde belirlenen etik davranış ilkelerine aykırılık olup olmadığı yönünden değerlendirilip, değerlendirme sonucu alınan kararın ilgiliye ve başvuru sahibine bildirilmesi gerektiğinden, davalı idare tarafından tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği, öte yandan, idare mahkemelerinin manevi tazminata hükmedebilmesi için kişinin fiziki yapısını zedeleyen, yaşama ve kazanma gücünün azalması sonucunu doğuran olayların meydana gelmesi ve bu olaylarda idarelerin ağır hizmet kusurlarının bulunması veya idarenin hukuka aykırı bir işlem veya eylemi sonucunda ağır bir elem ve üzüntünün duyulmuş olması ya da kişilerin şeref ve haysiyetlerinin rencide edilmiş olması gerektiği, uyuşmazlık konusu olayda davalı idarenin ağır hizmet kusurunun bulunmadığı ve davacının manevi tazminat yoluyla giderilebilecek bir zararının oluşmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline, manevi tazminat isteminin reddine hükmedilmiştir.

    TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
    1- Davacının İddiaları : 2577 sayılı Kanun’un 28. maddesi uyarınca mahkeme kararlarının 30 gün içinde uygulanması gerektiği, yargı kararlarının uygulanmamasının, eksik veya geç uygulanmasının ağır hizmet kusuru teşkil ettiği, bu nedenle uğranılan zararın tazmininin gerektiği, talep edilen manevi tazminat tutarının fahiş olmadığı ileri sürülerek, kararın aleyhine olan kısmının temyizen incelenerek bozulması talep edilmektedir.
    2- Davalı İdarenin İddiaları : Davalı idare bünyesinde oluşturulmuş olan Etik Komisyonunun şikayetçinin iddialarını inceleme görev ve yetkisinin bulunmadığı, Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmelik’te de 5176 sayılı Kanun uyarınca yetkili disiplin kurulunca değerlendirme yapılmasına ilişkin hüküm bulunmadığı, bu nedenle Mahkeme kararı üzerine işlem tesis edilmediği, dava konusu işlemde mevzuata aykırı bir husus bulunmadığı ileri sürülerek, kararın davalı idarenin aleyhine olan kısmının temyizen incelenerek bozulması talep edilmektedir.

    DAVALI İDARENİN CEVABININ ÖZETİ : Cevap verilmemiştir.

    DAVACININ CEVABININ ÖZETİ : Cevap verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Onuncu Dairesinin 04/11/2020 günlü, E:2015/4066, K:2020/4511 sayılı gönderme kararıyla Dairemize gönderilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. TARAFLARIN TEMYİZ İSTEMLERİNİN REDDİNE,
    2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan taraflar üzerinde bırakılmasına,
    4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
    5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/03/2021 tarihinde, oybirliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir