Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu, Esas No: 2020/1479, Karar No: 2021/298
DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2020/1479 E. , 2021/298 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/1479
Karar No : 2021/298
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Petrol İnşaat Madencilik Nakliye Hafriyat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Dördüncü Dairesinin 19/12/2019 tarih ve E:2016/19930, K:2019/9331 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Dava, 04/10/2016 tarih ve 29847 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7 Seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğin 12. maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.
Danıştay Dördüncü Dairesinin, 19/12/2019 tarih ve E:2016/19930, K:2019/9331 sayılı kararı:
Dava konusu düzenleme, 22/06/2017 tarih ve 30104 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair 13 Seri Nolu Tebliğin 1. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
Bu nedenle, dava konusuz kalmış olup dava konusu düzenleyici işlemin iptali istemi hakkında karar verilmesine olanak bulunmamaktadır.
Daire, bu gerekçeyle uyuşmazlık hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu işlem yürürlükten kaldırılmış olmasına rağmen haksız olarak açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesi gerekirken davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Davalının temyiz isteminin kabulü ile yürürlükte kaldığı dönemde uygulanacağı açık olan işleme karşı açılan davada işin esası incelenerek bir karar verilmek üzere dosyanın Dördüncü Daireye gönderilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
04/10/2016 tarih ve 29847 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7 Seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğin 12. maddesinin iptali istemiyle açılan davada Danıştay Dördüncü Dairesince karar verilmesine yer olmadığı yönünde verilen karar davalı tarafından temyiz edilmekte ise de, temyize konu kararın iptale ilişkin hüküm içermemesi nedeniyle temyiz yoluna başvurmakta menfaati olmayan davalının esasa ilişkin temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerekmektedir.
Davalı aleyhine hükmedilen yargılama giderleri ve vekalet ücretine yöneltilen temyiz istemi ile ilgili olarak, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının esasa yönelik temyiz isteminin İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2- Davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretine yönelik temyiz isteminin REDDİNE,
10/03/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
X – KARŞI OY:
Dava, 04/10/2016 tarih ve 29847 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7 Seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğin 12. maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.
Temyize konu kararda, uyuşmazlık konusu düzenlemenin 22/06/2017 tarih ve 30104 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair 13 Seri Nolu Tebliğin 1. maddesi ile yürürlükten kaldırıldığı gerekçesiyle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ise de düzenlemenin Resmi Gazete’de yayımlandığı 04/10/2016 tarihinden yürürlükten kaldırıldığı tarih olan 22/06/2017 tarihine kadar yürürlükte kaldığı ve ilgililerin menfaatlerini etkilediği tatışmasızdır.
Düzenleyici işlemlere karşı açılan davalarda yargı denetiminin, bu işlemlerin düzenlendiği tarihteki hukuksal durum gözetilerek yapılması ve hükmün bu duruma göre verilmesi gerekmektedir. Düzenleyici işlemlerin tesis edilmesinden sonraki bir tarihte yapılan yeni bir düzenlemeyle yürürlükten kaldırılmasının davaya konu düzenlemenin yürürlükte bulunduğu döneme etkisi bulunmadığı gibi düzenleyici işlemin yürürlükte olduğu süre içerisinde bu Tebliğe dayalı olarak işlem tesis edileceği ve sonuç doğuracağı dikkate alındığında davaya konu Tebliğin hukuka uygunluğu yönünden tesis edildiği tarih itibarıyla yargısal denetiminin yapılması gerektiğinden, uyuşmazlık hakkında karar verilmesine yer olmadığı yolunda verilen kararda hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu nedenle, davalının temyiz isteminin kabulü ve temyize konu kararın bozulması gerektiği görüşüyle aksi yönde verilen Kurul kararına katılmıyoruz.