Danıştay 13. Daire, Esas No: 2021/238, Karar No: 2021/983
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2021/238 E. , 2021/983 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/238
Karar No:2021/983
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI): … Belediye Başkanlığı
VEKİLLERİ : Av. … , Av. …
2- (DAVACI YANINDA MÜDAHİL): … Büyükşehir
Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’nca 09/07/2020 tarihinde gerçekleştirilen “İzmir ili, Karşıyaka ilçesi, … mahallesi, … ada, … parsel”e ilişkin … lot numaralı taşınmaz satış ihalesinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; Toplu Konut İdaresi’nin Devlet İhale Kanunu’na tabi olmadığı, ihalelerini Toplu Konut İdaresi Başkanlığı Satış, Devir, İntikal, Kiraya Verme, Trampa, Sınırlı Ayni Hak Tesisi ve Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İhale Yönetmeliği uyarınca gerçekleştirdiği ve söz konusu ihalelerde açıklık, rekabet, eşit muamele, kamuoyu denetimi, etkinlik ve verimliliğin sağlanmasının esas olduğu, davacı tarafından, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’nca ilan edilen “İzmir ili, Karşıyaka ilçesi, … mahallesi, … ada, … parsel”e ilişkin … tarihli ve … lot numaralı taşınmaz satış ihalesinin yapılması üzerine davacı tarafından, söz konusu taşınmazın yürürlükte bulunan 1/1000 ölçekli uygulama imar planında “Rekreasyon Alanı” olarak yer aldığı, 2012 yılında onaylanan Mavişehir Toplu Konut Alanı İmar Planı kapsamında bulunduğu, kamusal alan niteliğinde olduğundan bahisle özel mülkiyete konu olamayacağından bahisle anılan ihalenin iptaline karar verilemesi istemiyle bakılan davanın açıldığı,
Uyuşmazlıkta, davalı idarece ihaleye konu taşınmazların satışını teminen satışa onay verilerek taşınmazların ihaleye çıkarıldığı, 30/06/2020 tarihli davacı Karşıyaka Belediyesi Encümen kararı ile ihaleye katılma kararı alındığı, idarenin onayıyla ihalenin kesinleştiği, uyuşmazlık konusu ihalede usule aykırı bir uygulamanın yapıldığına, gerekli rekabet ortamının oluşmadığına ya da yapılan ihaleyi sakatlayacak bir işlemin olduğuna ilişkin herhangi bir iddia ve belgeye yer verilmediği, şekil bakımından mevzuata ve ihale şartnamesine uyulduğu ve ihalede temel ilkelere aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, dava konusu işlemin davalı idarenin iddialarına ilişkin olarak taşınmazın rekreasyon kullanımında kalmasının taşınmazın devrine engel olup olmadığı yönünde inceleme yapılması gerektiği,
Dava konusu taşınmazın ihalesinin mevcut plan üzerinden yapıldığı, söz konusu taşınmazlara ilişkin yürürlükteki imar planlarında belirlenen kullanım koşulları ile yürürlükte bulunan imar mevzuatına göre Rekreasyon Alanı olarak belirlendiği, 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı’nda plan notunda dava konusu taşınmaza ilişkin olarak “Kentlinin eğlenebileceği, dinlenebileceği ve evcil hayvan sevgisinin aşılanacağı park olarak düzenlenecektir. Bu alanda yeterli sayıda otopark ve içme mekanları, evcil hayvanlar için üstü kapalı mekanlar yapılabilir. Yapılaşma emsali %3, yapı yüksekliği 2 katı (6.80 m.) geçmemek koşulu ile lokanta, çayhane, satış yeri vb. tesisler yer alabilir. Bu alanlardan 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında tapu tescili yapılmış olan … ada … parselin mülkiyeti, maliki olan TOKİ (Toplu Konut İdaresi) tüzel kişiliğine bırakılacaktır.” denilmek suretiyle taşınmaza kısmen de olsa yapılaşma hakkı tanındığı, taşınmazın ihale süreci ve dava tarihi itibari ile anılan taşınmaza ilişkin plan değişikliğinin yapılmadığı, taşınmaza yönelik imar planı değişikliği vb. iş ve işlemlerin yürürlükteki mevzuat uyarınca plan onaylama yetkisinin davacı/müdahil idarelerde olduğu, her ne kadar davalı idareler tarafından kamusal alan kullanımında kaldığından taşınmazın devredilmemesi (satılmaması) gerektiği iddia edilmiş ise de, bu durumun kabul edilmesi halinde davacı/müdahil idarelerin yapması ve külfetine katlanması gereken yükümlülüklerin davalı idareye yüklenmesi sonucunu doğuracağı, davalı idarenin özel mülkiyetinde bulunan taşınmaz üzerindeki tasarrufunun kısıtlamasının mülkiyet hakkını düzenleyen Anayasanın 35. maddesinde düzenlenen “Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir. Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir.” hükmüne de aykırılık teşkil edeceğinden, taşınmazın rekreasyon kullanımında kalmasının taşınmazın devrine engel oluşturmayacağı kanaatine varılmış olup, davalı idarenin mülkiyetinde olan taşınmaz üzerindeki tasarruf hakkını kullanılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan anılan taşınmazın ihale yoluyla ya da satış yoluyla devredilmiş olmasının davacı/müdahil tarafından ihtiyaç durumu ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca kamulaştırmasına hukuken engel bir durum da bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı Karşıyaka Belediyesi tarafından, ihale konusu taşınmazın yürürlükte bulunan 1/1000 ölçekli uygulama imar planında “Rekreasyon Alanı” olarak yer aldığı, 2012 yılında onaylanan Mavişehir Toplu Konut Alanı İmar Planı kapsamında bulunduğu, kamusal alan niteliğinde olduğu, taşınmazın yaklaşık 2.700 m² alanının yol ve denizde kaldığı, Arazi ve Arsa Düzenlemeleri Hakkında Yönetmelik’te umumi hizmet veya kamu hizmetleri kullanımı gerektiren alanların neler olduklarının belirtildiği, bu alanların kamu eline geçmesinin asıl olduğu, Yönetmeliğin lafzına ve ruhuna aykırı olarak kamu mülkiyetindeki bir taşınmazın özel mülkiyete konu edildiği, Belediye olarak ihale iştirak ettikleri ancak bedelin çok yüksek olması sebebiyle satın alamadıkları, kamusal alanın özel mülkiyete devredilmesinin şehircilik planlama ilke ve esaslarına aykırı olacağı, belde halkının yeşil ve doğal alanlara ulaşımını geri dönülmez bir şekilde sona erdireceği, uyuşmazlığa konu taşınmazın özel mülkiyete konu olamayacağı ileri sürülmektedir.
Davacı yanında müdahil İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından, davaya konu taşınmazın rekreasyon alanında kaldığı, taşınmazın 2.700 m² sinin deniz ve yolda kaldığı, Arazi ve Arsa Düzenlemeleri Hakkında Yönetmelik’te umumi hizmet veya kamu hizmetleri kullanımı gerektiren alanların neler olduklarının belirtildiği, bu alanların kamu eline geçmesinin asıl olduğu, Yönetmeliğin lafzına ve ruhuna aykırı olarak kamu mülkiyetindeki bir taşınmazın özel mülkiyete konu edildiği, mevzuat uyarınca sulak alanlarda arazi bütünlüğünün korunmasına ve geliştirilmesine yönelik çalışmaların yapılması gerektiği, dava konusu taşınmazın bio çeşitlilik varlığı açısından oldukça zengin olduğu ve bölge için büyük öneme sahip olduğu, söz konusu parselin herkesin kullanabileceği bir kamusal alanı ifade ettiği, kamusal alanların kamu yararı hariç satılmasının hukuka aykırı olduğu, geçerli imar planlarında kamuya ayrılan alanın satışında kamu yararının bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, satışa konu taşınmazın meri planlara göre rekreasyon alanında kaldığı, uzun yıllar boş ve atıl durumda olduğu, tinercilerin kullanımı nedeniyle zaman zaman şikâyetlerin geldiği, taşınmazın Emlak Bankası’ndan devir edildiği, yürülükteki imar planlarında belirtilen kurallar uyarınca satışa sunulduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacı ve müdahilin temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacı ile müdahile iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya ve müdahile ayrı ayrı iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 17/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.