Danıştay 10. Daire, Esas No: 2021/6637, Karar No: 2022/2020

Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2021/6637 E. , 2022/2020 K.
“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/6637
Karar No : 2022/2020

DAVACILAR : 1- …
2- … Eğ. Hiz. Tur. Müzik Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … Bakanlığı

DAVANIN_ÖZETİ : Davacılar tarafından, İçişleri Bakanlığı İller İdaresi Genel Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı, “Koronavirüs Tedbirleri” konulu, … tarih ve … sayılı, “Koronavirüs Ek Tedbirleri” konulu, … tarih ve … sayılı, “Koronavirüs Yeni Tedbirler” konulu Genel Yazılarının ve 17/03/2020, 04/11/2020 ve 19/11/2020 tarihlerinde uygulanan sözlü uygulama işlemlerinin yürütmesinin durdurulması ve iptali ile mezkur Genel Yazılar uyarınca işyerlerinin kapatılmasına dair uygulama işlemleri sebebiyle uğranıldığı ileri sürülen zararlara karşılık olarak da şimdilik ayrı ayrı 10.000,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL maddi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3. maddesine uygun bulunmayan dava dilekçesinin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hakiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra davacıların yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin dava dilekçesi öncelikle 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun olup olmadığı yönünden incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3. maddesinde, idari davaların, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı, dilekçelerde tarafların ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları veya unvanları ve adreslerinin, davanın konusu ve sebepleri ile dayandığı delillerin, davaya konu olan işlemin yazılı bildirim tarihinin gösterileceği; 14. maddesinin 3. fıkrasında, dilekçelerin Danıştayda daire başkanının görevlendireceği bir tetkik hakimi, idare ve vergi mahkemelerinde ise mahkeme başkanı veya görevlendireceği bir üye tarafından, görev ve yetki, idari merci tecavüzü, ehliyet, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, süre aşımı, husumet ve 3. ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları yönlerinden sırasıyla inceleneceği; 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde ise, 3. ve 5. maddelere uygun olmaması halinde otuz gün içinde 3. ve 5. maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanları tamamlanmak üzere dilekçelerin reddine karar verileceği hükme bağlanmıştır.
Dosyasının incelenmesinden, dava dilekçesinde İçişleri Bakanlığı İller İdaresi Genel Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı, “Koronavirüs Tedbirleri” konulu, … tarih ve … sayılı, “Koronavirüs Ek Tedbirleri” konulu ve … tarih ve … sayılı, “Koronavirüs Yeni Tedbirler” konulu Genel Yazıları ile birlikte 17/03/2020, 04/11/2020 ve 19/11/2020 tarihlerinde uygulanan sözlü uygulama işlemlerinin de iptali ve işyerlerinin kapatılması sebebiyle zarara uğranıldığı belirtilerek 20.000,00 TL maddi tazminat istenilmesine rağmen, anılan düzenleyici işlemler neticesinde davacıların iş yerlerinin hangi tarihlerde kapalı kaldığının net bir şekilde belirtilmediği, dava açma sürelerinin tespiti bakımından iptali istenilen düzenleyici işlemler neticesinde iş yerlerinin en son hangi tarihte kapalı olduğu hususunun açıkça bildirilmediği görülmektedir.
Bu haliyle, dava dilekçesi 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun düzenlenmemiş olup; iptali istenilen düzenleyici işlemler neticesinde iş yerlerinin hangi tarihlerde kapalı olduğunun açık ve net bir şekilde belirtilmesi ve dilekçe ekinde davaya ilişkin bilgi ve belgelerin sunulması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Kanun’un 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca bu kararın tebliğ tarihinden itibaren 30 (otuz) gün içerisinde yukarıda belirtilen eksiklikler giderilmek suretiyle 3. maddeye uygun şekilde düzenlenecek dilekçe ile harç yatırılmaksızın yeniden dava açmakta serbest olmak üzere DAVA DİLEKÇESİNİN REDDİNE, aynı Kanun’un 15. maddesinin 5. fıkrası hükmüne göre yeniden verilen dilekçede aynı yanlışlıklar yapıldığı takdirde davanın reddedileceğinin davacılara bildirilmesine, davanın yenilenmemesi durumunda yapılan yargılama giderlerinin davacıların üzerinde bırakılmasına ve kullanılmayan … TL yürütmenin durdurulması harcı ile posta gideri avansından artan miktarın istemi hâlinde davacılara iadesine, 13/04/2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/6637
Karar No : 2022/2020

ADLİ YARDIM İSTEMİ HAKKINDA KARAR
Davacılar … ve … Eğ. Hiz. Tur. Müzik Tic. Ltd. Şti. vekili Av. … tarafından, İçişleri Bakanlığı İller İdaresi Genel Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı, “Koronavirüs Tedbirleri” konulu, … tarih ve … sayılı, “Koronavirüs Ek Tedbirleri” konulu, … tarih ve … sayılı, “Koronavirüs Yeni Tedbirler” konulu Genel Yazılarının ve 17/03/2020, 04/11/2020 ve 19/11/2020 tarihlerinde uygulanan sözlü uygulama işlemlerinin yürütmesinin durdurulması ve iptali ile mezkur Genel Yazılar uyarınca işyerlerinin kapatılmasına dair uygulama işlemleri sebebiyle uğranıldığı ileri sürülen zararlara karşılık olarak şimdilik ayrı ayrı 10.000,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL maddi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemiyle İçişleri Bakanlığı’na karşı açılan davada adli yardım isteminde bulunulduğundan, gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinin 1. fıkrasının atıfta bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Adli yardımdan yararlanacak kişiler” başlıklı 334. maddesinde;
“(1) Kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken yargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimseler, iddia ve savunmalarında, geçici hukuki korunma taleplerinde ve icra takibinde, haklı oldukları yolunda kanaat uyandırmak kaydıyla adli yardımdan yararlanabilirler.
(2) Kamuya yararlı dernek ve vakıflar, iddia ve savunmalarında haklı göründükleri ve mali açıdan zor duruma düşmeden gerekli giderleri kısmen veya tamamen ödeyemeyecek durumda oldukları takdirde adli yardımdan yararlanabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
Tüzel kişilerin adli yardımdan yararlanabilmesi için kamuya yararlı dernek veya vakıf niteliğine sahip olması, mali açıdan zor duruma düşmeden gerekli giderleri kısmen veya tamamen ödeyemeyecek durumda olması ve davasında haklı görünmesi şartları aranmaktadır.
Bu durumda, adına adli yardım isteminde bulunulan davacı … Eğ. Hiz. Tur. Müzik Tic. Ltd. Şti.’nin, yukarıda anılan Kanun hükümlerinde belirtilen şartları taşımadığı anlaşıldığından adli yardımdan yararlanabilmesi mümkün değildir.
Öte yandan, davacı … vekili tarafından, davacının dava masraflarını ödeme gücünden yoksun olduğuna ilişkin bilgi ve belge sunulmadığı, UYAP üzerinden yapılan araştırma sonucunda, davacı adına iki adet araç ve bir adet daire niteliğinde taşınmaz kaydına rastlanıldığı dikkate alındığında, anılan davacının yukarıda belirtilen yasal düzenleme uyarınca adli yardımdan yararlanmasının mümkün olmadığı anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenle, davacıların adli yardım isteminin reddine, 13/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir