Danıştay 12. Daire, Esas No: 2021/3530, Karar No: 2021/3150
Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2021/3530 E. , 2021/3150 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/3530
Karar No : 2021/3150
TEMYİZ İSTEMİNDE BULUNANLAR: I- DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
II- DAVALILAR:
1- …Bakanlığı
2- …Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …. İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Emniyet Genel Müdürlüğü Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığında 1. sınıf emniyet müdürü olarak görev yapan davacının, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun geçici 27. maddesi uyarınca re’sen emekliye sevk edilmesine ilişkin 17/04/2015 tarih ve 2015/1 sayılı Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu kararının iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine ve parasal haklarının ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. İdare Mahkemesince, Danıştay Beşinci Dairesinin 07/07/2020 tarih ve E:2017/10554, K:2020/3301 sayılı bozma kararına uyulmak suretiyle verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararla; davacının re’sen emekliye sevk edilmesine ilişkin dava konusu işlem yönünden; görevine devam ettirilen personelin, kimi zaman sicil not ortalaması yüksek olmasına rağmen ödül ve takdirnameler, eğitim ve öğrenimle kazanılan bilgi, beceri bakımından re’sen emekli edilen personelin gerisinde kaldığı, bir personelin görevine devam edebilmesi için önünde engel olan bir fiilin diğer bir personel açısından engel olarak görülmediği, dolayısıyla, davalı idarece yapılan değerlendirmede dikkate alındığı belirtilen; personelin geçmiş hizmetleri, haklarındaki soruşturma ve cezalar, performans puanları, temsil ve yöneticilik yetenekleri, özgüveni, verimlilik ve benzeri özellikleri yönünden eşit, objektif ve istikrarlı bir uygulamanın söz konusu olmadığı, bunlardan birine öncelik verilmiş ise bunun gerekçelerinin açıklanmadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı; öte yandan, davalı idarece, davacının re’sen emekliye sevk edilip edilmeyeceği konusunda, açıklanan gerekçeler dikkate alınarak yeniden bir değerlendirme yapılacağından, bu kararın, davacının doğrudan görevine başlatılması sonucunu doğurmayacağı; davacının re’sen emekliye sevk edilmesi nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi talebi yönünden ise; davacının re’sen emekliye sevk edilmesine dair işlemin hukuka aykırı olduğuna ilişkin belirtilen gerekçenin, davacının doğrudan görevine başlatılması sonucunu doğurmayıp, re’sen emekliye sevk edilip edilmeyeceği konusunda idare tarafından yeniden bir değerlendirme yapılmasını gerektirmesi nedeniyle, bu aşamada davacının parasal ve özlük hak kaybının varlığından söz edilemeyeceği sonucuna varıldığı gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline, davacının parasal haklarının ödenmesi ve özlük haklarının iadesi istemleri yönünden ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı tarafından; iptal kararının, idari işlemi tesis edildiği tarihten itibaren ortadan kaldırdığı ve işlemin tesis edildiği tarihten önceki hukuki durumunun geçerliliğini sağladığı, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı karşılamakla yükümlü olduğu, bu nedenle, mahkeme kararının, özlük ve parasal hak talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısmında hukuki isabet bulunmadığı ileri sürülmektedir.
Davalı idareler tarafından; dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ve Mahkeme kararının iptale ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı tarafından, davalı idarelerin temyiz istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Davalı idareler tarafından ise, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince; Danıştay Başkanlık Kurulu’nun 18/12/2020 tarih ve 2020/62 sayılı “Danıştay Dava Daireleri Arasındaki İş Bölümü Kararı” üzerine Dairemize devredilen dosya incelendi ve tekemmül ettiği anlaşıldığından, davalı idarelerin yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Yukarıda özetlenen gerekçeyle dava konusu işlemin iptaline, davacının özlük ve parasal hak talebi yönünden ise karar verilmesine yer olmadığı yolundaki …. İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunlar üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.