Danıştay 13. Daire, Esas No: 2020/1072, Karar No: 2021/3829

Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2020/1072 E. , 2021/3829 K.
“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/1072
Karar No:2021/3829

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …. Akaryakıt Ürünleri Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. ….
KARŞI TARAF (DAVALI) : ….. Kurumu
VEKİLİ : Av. …..

İSTEMİN KONUSU : …. Bölge İdare Mahkemesi ….. İdari Dava Dairesi’nin …. tarih ve E:…., K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Dağıtıcı lisansı kapsamında faaliyet gsteren davacı şirketin bayisi olan “…. Petrol Akaryakıt İnşaat Nakliyat Gıda Otomotiv Kuyumculuk Telekomünikasyon San. ve Tic. Ltd. Şti.”ye ait akaryakıt istasyonunda 08/06/2017 tarihinde yapılan denetim sonucunda, bayisinin otomasyon sisteminin doğru ve sağlıklı veriler içermediği ve bayide tespit edilen aykırılıkların Kuruma bildirilmediğinden bahisle 5015 sayılı Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca 1.066.327,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin …. Kurulu’nun (Kurul) …. tarih ve …. sayılı kararının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ….. İdare Mahkemesi’nce verilen …. tarih ve E:…., K:… sayılı kararda; dağıtıcı lisansı sahibi davacı şirketin bayisine ait akaryakıt istasyonunda ….. tarihinde gerçekleştirilen denetimde, “…. çekici- …. dorse plakalı tankerin istasyonun yer altı tankına dolum yaptığının görüldüğü ve bu dolumun otomasyon sistemine yansımadığı, -Otomasyon sistemi denetim ekibince kontrol edilirken denetim ekibince herhangi bir işlem yapılmadığı hâlde uzaktan erişimle yapıldığı değerlendirilen bir takım işlemlerin yapıldığı ve bu işlemlerin ardından o ana kadar yansımayan akaryakıt dolumlarının ve 1 numaralı tanka 25.209 litre motorin dolumunun yansıdığının görüldüğü, söz konusu akaryakıta ait sevk irsaliyesinin ibraz edilemediği ve tanker sürücüsünün, yakıtı Yalova’dan sürücülüğünü ….’nin yaptığı bir araçtan yüklediğini beyan ettiği, denetim başladıktan yaklaşık 1 saat sonra söz konusu doluma ait olduğu beyan edilen …. tarih ve …. seri numaralı sürücülüğünü …..’nin yaptığı farklı bir araç olan …. plakalı araca düzenlenmiş 25.286 litre motorine ait sevk irsaliyesinin ibraz edildiği” hususlarının tutanak ile tespit edildiği, bunlara ek olarak bayinin Kurum kayıtlarında yer alan ve denetim tarihini de kapsayan otomasyon dökümlerinin incelenmesi neticesinde “muhtelif tarihlerde ve denetim tarihinde ve toplamda ‘dönem başı stok + tanka dolum – pompa satış = dönem sonu stok’ hesaplamasının sağlanamadığı, denetim tarihinde otomasyon sistemi sağlıklı ve doğru çalışmıyorken akaryakıt hareketine konu eylem (satış ve dolum) gerçekleştirildiği” hususları tespit edildiğinden ve davacı tarafından Kuruma herhangi bir aykırılık bildiriminde de bulunulmadığı anlaşıldığından, idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Öte yandan, 28/02/2019 tarih ve 30700 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 14/02/2019 tarih ve 7164 sayılı Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 32. maddesi ile 5015 sayılı Kanun’un “İdari Para Cezaları” başlıklı 19. maddesinde yapılan değişiklikle idarî para cezalarına getirilen asgari ceza oranlarının yükseltildiği dikkate alındığında davacının lehine bir durumun söz konusu olmadığı görülmüştür.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Ankara Bölge İdare Mahkemesi 8. İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, işleme dayanak olarak alınan 5015 sayılı Kanun’un 7. maddesinin altıncı fıkrasının Anayasa’ya aykırı olduğu, 7164 sayılı Kanun ile getirilen değişikliklerin ve yürürlüğe giren ihtar müessesesinin lehe olduğu için uygulanması gerektiği, bu nedenle idarî para cezası verilmeyeceği, otomasyon sisteminin bir kere kurulduktan sonra doğru çalışıp çalışmadığı hususunda tespit yapmalarının mümkün olmadığı, bayinin konuyla ilgili olarak uyarıldığı ve denetlendiği, bayinin fiilinden dolayı dağıtıcının cezalandırılmasının suç ve cezaların şahsiliği ilkesine aykırı bulunduğu, davalı idare tarafından denetim yükümlülüğünün yerine getirilmediği ve bu durumdan da dağıtım şirketi olarak kendilerinin sorumlu tutulduğu, otomasyon sisteminin fiziki güvenliğinden ve müdahalelerin engellenmesinden bayinin sorumlu olduğu, dağıtım şirketi olarak kendilerine düşen her türlü yükümlülükleri yerine getirdikleri ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ….’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Davacının Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi görülmemiştir.
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki …. Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesi’nin …. tarih ve E:…., K:….. sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın ve istemi hâlinde fazladan yatırılan toplam ….-TL’nin davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ….. Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın …. İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, ….. tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir