Danıştay 10. Daire, Esas No: 2021/5318, Karar No: 2021/4646

Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2021/5318 E. , 2021/4646 K.
“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/5318
Karar No : 2021/4646

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_ÖZETİ : …Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesince verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

SAVUNMANIN_ÖZETİ : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hakiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra, gereği görüşüldü:
Dava; İzmir ili, Bornova Jandarma Komando Tugay Komutanlığı emrinde askerlik görevini yerine getirirken düşmesi sonucunda engelli hale gelen davacı tarafından, Askerlik Yükümlülüğünü Yerine Getirirken Ölen veya Engelli Hale Gelenlere Tazminat Ödenmesi Hakkında Yönetmelik kapsamında maddi ve manevi tazminat ödenmesi talebiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 15/08/2018 tarihli işlemin iptali ile olay nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen maddi ve manevi zararlara karşılık olmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla …TL maddi ve …TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; …İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı karara karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun, …Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesince …tarih ve E:…, K:…sayılı kararla temyiz yolu açık olmak üzere reddedildiği; davacı tarafından …Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesince verilen anılan kararın temyizen incelenerek bozulmasının istenildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanunla eklenen geçici 8. maddesinde, 6545 sayılı Kanunla idari yargıda kanun yollarına ilişkin getirilen hükümlerin 2576 sayılı Kanun’un anılan Kanunla değişik 3. maddesine göre kurulan bölge idare mahkemelerinin tüm yurtta göreve başlayacakları 20/07/2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında uygulanacağı; aynı Kanun’un “İstinaf” başlıklı 45. maddesinin 6. fıkrasında, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararlarının kesin olduğu, “Temyiz” başlıklı 46. maddesinde Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin anılan maddede sayılan davalar hakkında verdikleri kararların Danıştay’da temyiz edilebileceği; “Temyiz dilekçesi” başlıklı 48. maddesinin 6. fıkrasında, temyizin kesin bir karar hakkında olması halinde kararı veren merciin temyiz isteminin reddine karar vereceği; aynı maddenin 7. fıkrasında ise, temyizin kesin bir karar hakkında olduğunun anlaşıldığı hallerde altıncı fıkrada sözü edilen kararın Danıştayın ilgili dairesince kesin olarak verileceği, kurala bağlanmıştır.
Öte yandan; 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, konusu yüzbin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar hakkında verilen kararların temyiz edilebileceği hükme bağlanmış olup aynı Kanun’un ek 1. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, bu Kanun’da öngörülen parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulandığından, temyizen incelenerek bozulması istenilen bölge idare mahkemesi kararının verildiği 2021 yılı için temyiz sınırı …TL olarak belirlenmiş bulunmaktadır.
Bu durumda; davacı tarafından, şimdilik …TL maddi ve …TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmakta olup, 2021 yılı için temyiz sınırının …TL olması nedeniyle dava değerinin temyiz sınırının altında kaldığı ve davanın 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde sayılan davalar arasında yer almadığı görüldüğünden, …Bölge İdare Mahkemesinin davacının istinaf başvurusunun reddi yolunda verdiği karar her ne kadar temyiz yolu açık olmak üzere verilmişse de kesin olup, temyizen incelenmesine hukuki olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE, Bölge İdare Mahkemesince kesin olan karara karşı temyiz yolunun açık olduğunun belirtilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında yatırılan …TL harç ile posta ücretinden artan kısmın isteği halinde davacıya iadesine, 11/10/2021 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X)-KARŞI OY :

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun Temyiz başlıklı 46. maddesinin birinci fıkrasında, “Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir” kuralı yer almış, maddenin devamında, temyiz edilebilecek kararlar; açılan davanın konusu esas alınarak belirlenmiş, aynı fıkranın (b) bendinde, “Konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar” da verilen kararların temyiz edilebileceği kurala bağlanmış; aynı Kanun’un Ek 1. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, bu Kanunda öngörülen parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulandığından, davanın açıldığı 08/10/2018 tarihinde temyiz parasal sınırının 117.000,00 TL olduğu görülmüştür.
2577 sayılı Kanun’un yukarıda aktarılan maddelerinde, konusu belli bir para olan idari işlemler hakkında açılan davalarda verilen kararlardan hangisinin, 2577 sayılı Kanun’un 46/1-(b) maddesi uyarınca temyize tabi olup olmadığının; “verilen kararlara göre” değil, açılan davalardaki parasal miktara göre yapılacağı hükme bağlandığından; bu husustaki değerlendirmenin dava açma tarihinde yürürlükte bulunan temyiz parasal sınırının esas alınarak yapılması gerekmektedir.
Aksi uygulamanın, 2577 sayılı Kanun’da belirtilen parasal sınırlar yıl itibarıyla yeniden değerleme oranında arttırıldığından, davanın açılmasından sonraki yargılama sürecine göre kararın temyiz edilebilme durumunun değişmesi nedeniyle, kanun yollarına başvurma açısından, kanuni açıklığın bulunmadığı sonucunu doğuracağı açıktır.
Dosyanın incelenmesinden; davanın, davacının maddi ve manevi zararlarının tazmini istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ile bu olay nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zararlara karşılık 10.000,00 TL maddi ve 180.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemiyle 12/10/2018 tarihinde açıldığı, davanın reddi yolunda verilen karara karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun …Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesince reddi üzerine anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının davacı tarafından temyizen incelenerek bozulması istemiyle temyiz başvurusu yapıldığı anlaşılmaktadır.
Davanın açıldığı 08/10/2018 tarihinde temyiz parasal sınırının 117.000,00 TL; davada istenilen tazminat miktarının ise 190.000,00 TL olduğu ve bu miktarın davanın açıldığı 2018 yılındaki temyiz parasal sınırının üzerinde olduğu görüldüğünden; bakılan dava 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde sayılan davalar arasında yer aldığından, temyizen incelenerek bozulması istenen Bölge İdare Mahkemesi kararına karşı temyiz yolunun açık olduğu sonucuna varılmaktadır.
Yukarıda açıklanan nedenle davacının temyiz isteminin incelenmesi gerektiği oyu ile Daire kararına katılmıyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir