Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu, Esas No: 2021/641, Karar No: 2021/3271

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/641 E. , 2021/3271 K.
“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/641
Karar No : 2021/3271

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) :… Kurulu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 15/09/2020 tarih ve E:2017/222, K:2020/3648 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname’nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin reddine dair aynı Kurulun … tarih ve … sayılı kararının iptaline, yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 15/09/2020 tarih ve E:2017/222, K:2020/3648 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin derdestlik dışındaki usule ilişkin itirazları ve bu dava dosyası ile Dairelerinin E:2016/56764 sayılı esasında kayıtlı bulunan dava dosyasının birleştirilmesi talebi yerinde görülmemiş,
… Tarih ve … Sayılı Karara Yönelik İptal İstemi Yönünden;
Davacı tarafından Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebine 60 gün içinde cevap verilmemesine yönelik işlemin iptaline, bu karar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle ayrı bir dava açıldığı ve Dairelerinin 15/09/2020 tarih ve E:2016/56764, K:2020/3647 sayılı kararıyla HSK Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararının iptali ve bu karar nedeniyle yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte iadesi istemi yönünden davanın reddine; … tarih ve … sayılı karara karşı yapılan yeniden inceleme talebine davalı idarece 60 gün içerisinde cevap verilmemesine yönelik işlemin iptali istemi yönünden ise davanın incelenmeksizin reddine karar verildiği; bu nedenle bakılan davanın aynı yöndeki kısmının derdestlik nedeniyle incelenmeksizin reddedilmesi gerektiği;
… Tarih ve … Sayılı Karara Yönelik İptal İstemi Yönünden;
“Maddi Olay ve Hukuki Süreç” ile “İlgili Mevzuat”a yer verilmiş; “Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç”, “FETÖ’ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler”, “Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü”, “Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği” başlıkları altında genel; “Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi” başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Daireleri kararının verildiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediği,
ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen “ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı”nın incelenmesinden; davacının …ID numarasıyla bu ağa dâhil olduğunun anlaşıldığı; davacının adna ve örgüt içerisindeki pozisyonuna açıkça yer verildiği görülen yazışma içerikleri ile davacı hakkında düzenlenen ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı bir bütün olarak incelendiğinde davacının FETÖ ile iltisak ve irtibatını ortaya koyan bir unsur olarak değerlendirildiği,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının örgütün içinde yer aldığına, örgüt adına himmet topladığına, staj döneminde örgüt evinde kaldığına ve diğer hususlara yönelik ifadeler değerlendirildiğinde FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı,
YARSAV üyeliği yönünden, üyeliğinin FETÖ ile iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu karar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine, özlük haklarının iadesine karar verilmesi isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen incelenmeksizin reddine, kısmen esastan reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davacı tarafından, mesleğini başarılı bir şekilde icra ettiği, dava konusu işlemin aslında ceza niteliğinde bulunduğu ve ceza hukukuna ilişkin güvencelerin sağlanması gerektiği, kanunların ve idari işlemlerin geçmişe yürümeyeceğine dair ilke ile hukuki güvenlik ilkesinin ihlal edildiği, işleme esas teşkil eden bilgi yahut belgenin tarafına tebliğ edilmediği, işlemin tesisi esnasında delil bulunmadığı, delillerin sonradan elde edildiği, savunma hakkı tanınmadığı, yetki ve usulde paralellik ilkesi ile masumiyet karinesinin ihlal edildiği, ceza yargılamasının neticesi beklenmeden karar verildiği, makul sürede yargılanmadığı, yeterli hukuki koruma sağlanmadan işlem tesis edildiği, demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğine dair somut delil bulunmadığı, mülkiyet ve özel hayat hakkının ihlal edildiği; kararda, işlemin olağanüstü tedbir niteliği ile sonucunda ortaya çıkan olgular arasında nedensellik bağı kurulmadığı, ByLock kullanmadığı ve bu konuda bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği, tanık ifadelerine itibar edilemeyeceği, YARSAV Derneğine talimatla üye olmadığı, tüm bu delillerin hukuka aykırı olduğu belirtilerek Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a)Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b)Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, Danıştay Beşinci Dairesinin 15/09/2020 tarih ve E:2016/56764, K:2020/3647 sayılı kararı Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 22/12/2021 tarih ve E:2021/1068, K:2021/3256 sayılı kararı ile kesin olarak onanmıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen incelenmeksizin reddine, kısmen esastan reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 15/09/2020 tarih ve E:2017/222, K:2020/3648 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 22/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir