Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu, Esas No: 2021/2617, Karar No: 2021/3009

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/2617 E. , 2021/3009 K.
“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/2617
Karar No : 2021/3009

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU: Danıştay Beşinci Dairesinin 15/04/2021 tarih ve E:2017/4922, K:2021/1069 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname’nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara yönelik yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin aynı Kurulun … tarih ve … sayılı kararının iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 15/04/2021 tarih ve E:2017/4922, K:2021/1069 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmemiş,
“Maddi Olay ve Hukuki Süreç” ile “İlgili Mevzuat”a yer verilmiş; “Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç”, “FETÖ’ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler”, “Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü”, “Dava Konusu Edilen Kararların Hukuki Niteliği” başlıkları altında genel; “Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi” başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun … Bölge Adliye Mahkemesi … Ceza Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla reddedildiği ve bu kararın … Ceza Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla onanarak … tarihinde kesinleştiği,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının örgütün içinde yer aldığına, örgütün yönlendirmesiyle katalog evlilik yaptığına, örgüt toplantılarına katıldığına, 2014 yılı HSK üye seçimlerinde örgütün sözde ”bağımsız” adaylarını desteklediğine, üniversitede örgüt evlerinde kaldığına, semt ablalığı yaptığına, sınavlara örgütün hakim-savcı sınav çalışma evlerinde hazırlandığına, örgüt içinde görev aldığına ve diğer hususlara yönelik ifadelerin değerlendirilmesi sonucunda, davacının FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararlarla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, uyuşmazlıkta 2802 sayılı Kanun’un,6087 sayılı Kanun’un ve Anayasa’nın 139 ve 140. maddelerinin uygulanması gerektiği; Kanun Hükmünde Kararname ile hakim ve savcıların meslekten çıkartılamayacağı; bir kişi hakkında kamu görevinden ömür boyu yasaklı olacak şekilde soyut, muğlak ve subjektif değerlendirmelerle idari ceza verilmesinin hukuka aykırı olduğu; 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile HSK’ya vasıflandırma ve takdir hakkı kullanarak “meslekten çıkarma” yetki ve görevi verildiği; dava konusu işlemlerin meslekten çıkarma işlemi olduğu ve bir disiplin suçu olduğu; usulüne uygun soruşturma yapılmadan ve savunma alınmadan bu kararın verilemeyeceği; adil yargılanma hakkının ihlal edildiği; dava konusu kararın dayanağı delillerin, davalı idare tarafından işlem tesisinden sonra tespit edilerek dosyaya sunulduğu; suç ve cezaların yasallığı ilkesine aykırı davranıldığı; 15 Temmuz 2016 tarihinden önceki eylem ya da işlemlerden dolayı kimsenin sorumlu tutulamayacağı, bunun suç ve cezaların geçmişe yürümezliği ilkesine aykırı olduğu; kişiye özgü gerekçelerin ve delillerin maddi olayı yansıtmadığı; eksik inceleme yapıldığı; dava ve cevap dilekçelerindeki görüşler, deliller ve talepler hakkında niçin kabul görmediğine dair hukuka uygun gerekçeli bir karar verilmediği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 15/04/2021 tarih ve E:2017/4922, K:2021/1069 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
4. Kesin olarak, 15/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir