Danıştay 5. Daire, Esas No: 2022/327, Karar No: 2022/226
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2022/327 E. , 2022/226 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/327
Karar No : 2022/226
Temyiz Eden (Davacı) : ….
Karşı Taraf (Davalı) : …. Bakanlığı
Vekili : Hukuk Müşaviri ….
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde öğretmen olarak görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin …. tarih ve …. sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen …. İdare Mahkemesinin …. tarih ve E:…., K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin …. Bölge İdare Mahkemesi ….. İdare Dava Dairesinin …. tarih ve E:…., K:…. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Davacı tarafından; Elazığ’da ailesinin yanında olduğu, döndüğü tarih olan 24/08/2020 tarihinde mahkeme kararını muhtardan tebliğ aldığı, itiraz için hazırlık yaptığı sırada 29/08/2020 tarihinde eşinin Covid test sonucunun pozitif çıktığı, temaslı olmaları nedeniyle 14 gün karantinaya alındıkları, karantina bitmesine rağmen hastalığın ağır geçmesi nedeniyle başvurusunu 18/09/2020 tarihinde yapabildiği belirtilerek kararın bozulması gerektiği iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Davalı idare tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : ….
Düşüncesi : 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İstinaf” başlıklı 45. maddesinin 2. fıkrasında, istinafın, temyizin şekil ve usullerine tabi olduğu; 48. maddesinin 6. fıkrasında, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması veya kesin bir karar hakkında olması halinde kararı veren mercinin temyiz isteminin reddine karar vereceği, ilgili mercinin bu kararına karşı, tebliğ tarihini izleyen günden itibaren yedi gün içinde temyiz yoluna başvurulabileceği; aynı maddenin 7. fıkrasında ise, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapıldığı hususunun dosyanın gönderildiği Danıştayın ilgili dairesi ve kurulunca saptanması hallerinde de 6. fıkrada sözü edilen kararın daire ve kurulca kesin olarak verileceği hükümlerine yer verilmiştir. İlgili maddelerin birlikte değerlendirilmesinden; istinaf kanun yolunun temyiz kanun yolunun şekil ve usullerine tabi olduğu, dolayısıyla istinaf isteminin kanuni süre geçtikten sonra yapılması durumunda 2577 sayılı Kanun’un 48. maddesinin 6. ve 7. fıkralarının uygulanması gerektiği anlaşıldığından, istinaf isteminin 2577 sayılı Kanun’un 45. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen süre içerisinde yapılmamasına rağmen kararı veren İdare Mahkemesince 2577 sayılı Kanun’un 6. fıkrası uyarınca istinaf istemi reddedilmeden dosyanın Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesi halinde, dosyanın gönderildiği Bölge İdare Mahkemesi ilgili dava dairesince 2577 sayılı Kanun’un 48. maddesinin 7. fıkrası uyarınca istinaf isteminin reddine kesin olarak karar verilmesi gerektiği hususu dikkate alındığında, istinaf başvurusunun süre aşımı nedeniyle reddi kararının bozulması istemiyle yapılan temyiz isteminin incelenmesine olanak bulunmadığından davacının temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
… Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden, adli yardım kararından dolayı tahsili ertelenmiş olan temyiz aşamasındaki yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesi, 1. fıkrası uyarınca, davacıdan tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılması gerekmekte ise de, davacı tarafından temyiz aşamasına ait yargılama giderlerinin yatırıldığı anlaşıldığından temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 03/02/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.