Danıştay 4. Daire, Esas No: 2020/6241, Karar No: 2022/1499
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2020/6241 E. , 2022/1499 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/6241
Karar No : 2022/1499
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte belge düzenleme ve kullanma fiiline iştirak ettiğinden bahisle 2015/1, 2 ,6 dönemlerine ilişkin olarak kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:… K:… sayılı kararda; olayda, davacının … Mobilya firmasının tek hisseli kurucu ortağı iken tüm hisselerini 30/09/2015 tarihinde …’ya devrettiği fakat hisse devrinden 8 gün sonra şirket müdürü … tarafından “şirket ile ilgili tüm iş ve işlemleri yapabileceğine, hatta şirket hisselerini istediği kişi ya da kişilere dilediği bedelle satabileceğine” dair davacıya vekaletname verildiği, yine … Mobilya firması tarafından keşide edilen çeklerin lehtarı olan … ve …’ın beyanlarından anlaşıldığı üzere çekler tahsil edildikten sonra bedelinin davacıya verildiği, çek tahsilatlarının yapıldığı banka hesap hareketleri incelendiğinde de, şirket ya da davacı tarafından bankaya para yatırıldığı ve dakikalar içerisinde paraların tekrar yukarıda ismi geçen kişiler tarafından tahsil edildiğinin görüldüğü, tüm bu tespitlerden davacının gerçek mal hareketine dayanmayan sahte fatura tutarlarının tahsilat mekanizmasını oluşturduğu ve vergi iadesi kazanmak amacıyla ilişkili şirketler kurmak suretiyle iştirak ettiği anlaşıldığından davacı adına kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 30/09/2015 tarihinde tüm hisselerini devrettiği, dava konusu cezaların 2015/1, 2 ,6 dönemine ilişkin olduğu, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 10/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.