Danıştay 4. Daire, Esas No: 2020/6037, Karar No: 2022/799

Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2020/6037 E. , 2022/799 K.
“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/6037
Karar No : 2022/799

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …Plastik Ürünleri Servis Ekipmanları İthalat İhracat Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Vergi Dairesi Müdürlüğü/…

İSTEMİN KONUSU : …Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, şirketin 2010 hesaplarının incelenmesi neticesinde hakkında düzenlenen inceleme raporuna istinaden re’sen tarh edilen 2010/4-6 ve 2010/10-12 dönemleri tekerrür hükümleri uygulamalı vergi ziyaı cezalı geçici vergilerin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine, Vergi Mahkemesince verilen kararda; kurumlar vergisine karşı açılan dava Mahkemelerinin E:…, K:…sayılı kararıyla reddedildiğinden ve geçici vergi üzerinde tekerrür hükümleri uygulanarak kesilen vergi ziyaı cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı, geçici vergi aslına ilişkin tarhiyatın ise esasının incelenemeyeceği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen reddine,kısmen incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, iptal davalarının, idari işlem hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı menfaati ihlal edilenler tarafından açılacağı; “Dilekçeler üzerine ilk inceleme” başlıklı 14. maddesinin (3) numaralı fıkrasının (c) işaretli bendinde, dava dilekçelerinin ehliyet yönünden ilk incelemeye tabi tutulacağı belirtilmiş, (6) numaralı fıkrasında ise maddede sayılan hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde de davanın her safhasında 15. madde hükmünün uygulanacağı ifade edilmiştir. Kanun’un 15. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) işaretli bendinde ise 14. maddenin (3) numaralı fıkrasının (c) işaretli bendinde yazılı hususta kanuna aykırılık görülürse davanın reddedileceği hükme bağlanmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 636. maddesinde, ”(1) Limited şirket aşağıdaki hâllerde sona erer: a) Şirket sözleşmesinde öngörülen sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesiyle. b) Genel kurul kararı ile. c) İflasın açılması ile. d) Kanunda öngörülen diğer sona erme hâllerinde. (2) Uzun süreden beri şirketin kanunen gerekli organlarından biri mevcut değilse veya genel kurul toplanamıyorsa, ortaklardan veya şirket alacaklılarından birinin şirketin feshini istemesi üzerine şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi, müdürleri dinleyerek şirketin, durumunu Kanuna uygun hâle getirmesi için bir süre belirler, buna rağmen durum düzeltilmezse, şirketin feshine karar verir.” hükmüne yer verilmiş; 637. maddesinde, sona erme, iflastan ve mahkeme kararından başka bir sebepten ileri gelmişse müdürün, birden fazla müdürün bulunması hâlinde en az iki müdürün bunu ticaret siciline tescil ve ilan ettireceği; Geçici 7. maddesinde ise, maddede belirtilen hâlleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri ve ticaret sicilinden kayıtlarının silinmesinin, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılacağı, bu doğrultuda kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilinde kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanacağı, yapılacak ihtarın, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğü’ne aynı gün gönderileceği, yapılan ihtar ve ilana rağmen, süresi içinde cevap vermeyen veya tasfiye memurunu bildirmeyen yahut durumunu kanuna uygun hâle getirmeyen veya faaliyette bulunduğunu adres ve kanıtlarıyla birlikte bildirmeyen şirket ve kooperatiflerin unvanının ticaret sicilinden re’sen silineceği hükme bağlanmıştır.
Anılan kanun hükümleri uyarınca; şirketlerin tüzel kişilikleri ticaret sicilinden silinmeleriyle sona ereceğinden, bu tarihten sonra haklara sahip olması veya borçlu kılınması mümkün değildir. Tüzel kişiliğin sona ermesinden önceki dönemlere ilişkin olsa dahi tüzel kişiliği sona ermiş şirket adına şirketin borçlu kılınması ve adına tarh ve ceza kesme işlemi tesis edilmesi veya ödeme emri düzenlenmesi mümkün olmadığı gibi tüzel kişiliği sona eren şirketin, medeni haklardan yararlanma ve bu hakları kullanma ehliyeti son bulacağından, yargı mercileri önünde temsil edilebilmesi de mümkün değildir.
Dava dosyası ile Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi kayıtlarının incelenmesinden; yapılan ihtar ve ilana rağmen süresi içinde bildirimde bulunmadığı tespit edilen davacının ticaret sicilindeki kaydının re’sen silindiği ve bunun 04/08/2014 tarih ve 8623 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edildiği, buna karşın davacı adına 2010 yılı tekerrür hükümleri uygulamalı vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi tarh edildiği ve tarhiyatlara ilişkin ihbarnamenin ise 08/06/2015 tarihinde tebliği üzerine bakılan davanın 08/07/2015 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda; davanın açıldığı tarihten önce ticaret sicilindeki kaydı silinerek tüzel kişiliği, diğer bir deyişle hukuk alemindeki varlığı sona eren, dolayısıyla taraf olma ehliyeti ve yargı mercileri önünde temsil edilme olanağı da bulunmayan şirket tarafından açılan davanın, ehliyet yönünden reddine karar verilmesi gerektiğinden Vergi Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu …Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 15/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir