Danıştay 4. Daire, Esas No: 2018/5889, Karar No: 2022/1202

Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/5889 E. , 2022/1202 K.
“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/5889
Karar No : 2022/1202

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Üniversitesi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına düzenlenen … tarih ve …, … sayılı ödeme emirlerinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; … tarih ve … sayılı ödeme emrinin 16. sırasında yer alan özel usulsüzlük cezası ile ilgili olarak düzenlenen vergi ceza ihbarnamesinin 02/03/2015 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, kesinleşen ve tahakkuk eden amme alacağının tahsili için dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği görülmekle, bu ödeme emrinin özel usulsüzlük cezasına ve bu ceza nedeniyle hesaplanan gecikme zammına ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı, … sayılı ödeme emrinin 16. sırası dışındaki kısımları ile … sayılı ödeme emrinde ise üniversitelerin genel bütçeye dahil kamu kurum ve kuruluşlarına tanınan mali muafiyetler, istisnalar ve diğer mali kolaylıklardan aynen yararlanacakları, vakıflarca kurulacak yüksek öğretim kurumlarının da üniversiteler ve yüksek teknoloji enstitülerine tanınan mali kolaylıklarıdan, muafiyetlerden ve istisnalardan aynen istifade edecekleri hükümlerine yer verildiğinden, davacı vakıf üniversitesinin verdiği beyanlar üzerine tahakkuk eden amme alacaklarının ödenmediğinden bahisle düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kabul kararına yönelik istinaf isteminin, yüksek öğretim kurumlarının yapmakla yükümlü oldukları faaliyetlerinin konusunu oluşturan eğitim ve öğretimin, belli bir konuda, bir bilim dalında, belli bir amaca göre gereken bilgileri verme, yetiştirme, geliştirme ve öğretme işini ifade ettiği, vakıf üniversitelerine 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17. maddesi uyarınca bir fonksiyon ve görev verilmediği , davacı üniversitenin eğitim ve öğretim faaliyetinin bu istisna hükümleri kapsamında değerlendirilmesine olanak bulunmadığından, davacı adına tahakkuk ettirilen vergilerin tahsili için düzenlenmiş dava konusu ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davalı idare istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararı kısmen kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Anayasa’nın 130. maddesi gereği üniversitelerin temel görevinin araştırma ve geliştirme olduğu, bilimsel araştırma ve yayın yapmak suretiyle ilmi ve fenni yaymak şeklinde faaliyet gösterdikleri belirtilerek bölge idare mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, 15 gün (olay tarihinde yürürlükte olan halinde 7 gün) içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı, 58. maddesinde, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hususlarında itiraz edebileceği düzenlemelerine yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; Vergi Mahkemesince 02/06/2016 tarihli ara kararı ile davacı tarafından dava konusu ödeme emirlerinin dayanağı olan beyannameler üzerine yapılan tahakkuk işlemine karşı dava açılıp açılmadığının, beyannamelerin ihtirazi kayıtla verilip verilmediğinin sorulması üzerine davacı tarafından verilen cevap dilekçesi ve ekinde beyannamelere karşı dava açıldığına ve beyannamelerin ihtirazi kayıtla verildiğine dair bilgi belge sunulmaması karşısında dava konusu ödeme emirlerinin temyize konu kısımlarının dava açılmayarak kesinleşen amme alacağının tahsili amacıyla düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri dikkate alındığında, bir vergi borcunun tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenebilmesi için öncelikle söz konusu vergi borcunun usulüne uygun olarak tahakkuk etmesi ve vadesinde ödenmemiş olması şartlarının bir arada gerçekleşmesi gerekmektedir. İncelenen dosyada ise dava konusu ödeme emri içeriğinde yer alan vergi borçlarının tahakkuk ve kesinleşme aşamalarına ilişkin bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlığı inceleyen Bölge İdare Mahkemesince her ne kadar davacı tarafından ödeme emri içeriği borçların 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17. maddesi uyarınca istisna hükümleri kapsamında değerlendirilmesine olanak bulunmadığından davacı adına tahakkuk ettirilen vergilerin tahsili için düzenlenmiş dava konusu ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, olayda temyize konu ödeme emri içeriği borçların davacının kendi beyanı üzerine tahakkuk ederek kesinleşen borçlar olduğu konusunda bir ihtilaf bulunmadığı dikkate alındığında vergi mahkemesi kararının … sayılı ödeme emrinin 16. sırasında yer alan özel usulsüzlük cezası ile bu cezaya ilişkin gecikme zammı dışındaki kısımları ile … sayılı ödeme emrinin iptaline ilişkin kısımlarına yöneltilen istinaf başvurusunun kabulüne, vergi mahkemesi kararının anılan kısımları kaldırılarak davanın reddine dair Bölge İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 01/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir