Danıştay 4. Daire, Esas No: 2018/3036, Karar No: 2022/905
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/3036 E. , 2022/905 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/3036
Karar No : 2022/905
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … Planlama Peyzaj Mimarlık Mühendislik
İnşaat ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
2- … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle bir kat vergi ziyaı cezalı olarak resen tarh edilen 2012/1,2,7 ve 8 dönemi katma değer vergisi ile 2012/1-12 dönemi için kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacı şirketin, fatura aldığı Davutpaşa Vergi Dairesi mükellefi … Matbaa Ltd Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunun incelenmesinden, anılan mükellefin gerçekte her hangi bir ticari faaliyette bulunmaksızın sahte fatura ticareti ile iştigal ettiğinden bu faturalara isabet eden cezalı katma değer vergisinde hukuka aykırılık bulunmadığı, olayda, cezayı gerektiren fiilin yasal unsurlarının birarada gerçekleştiğine dair somut tespit bulunmadığından 213 sayılı Kanun’un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasında ise hukuka uyarlık bulunmadığı sunucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince, davalı idarenin istinaf başvurusunun reddine, davacının istinaf başvurusunun ise, isteme konu kararın dava konusu cezalı tarhiyatın 2012 yılında … Matbaa Kağıtçılık Ltd. Şti.’den alınan faturalara ilişkin katma değer vergilerinin indirimlerden tenzilinden kaynaklanan kısmı yönünden reddine, 2011/12 döneminden sonraki döneme devreden katma değer vergisinin azalmasından kaynaklanan kısmı yönünden ise, davacı adına düzenlenen vergi inceleme raporu ile 2011 yılına ilişkin KDV beyanlarının düzeltilmesi sonucu 2011/12. dönemine dair cezalı tarhiyata karşı açılan başka bir davada verilen davanın reddine ilişkin vergi mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin Bölge İdare Mahkemesi kararıyla reddedilmiş olmasının, raporda yapılan düzeltmelerin de aynen kabul edildiği anlamına geldiğinden, bir başka deyişle 2011/12 döneminden sonraki döneme devreden KDV’nin azalması hususunun varlığının kabulünün yerinde olduğuna hükmedilmiş bulunduğundan dava konusu cezalı tarhiyatların düzeltme işlemleri sonucu yapılan kısmında, bu gerekçe ile yasal isabetsizlik görülmediğinden reddine karar verilmiştir
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davalı idarece, davacı adına özel usulsüzlük cezası kesilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek vergi mahkemesinin kabule ilişkin hüküm fıkrasını kaldırılmasına yönelik istinaf isteminin reddine dair kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davacı tarafından, bilirkişi incelemesi taleplerinin değerlendirilmediği, tescilli nakliye araçları bulunan firmadan yapılan nakliye hizmeti alışlarının hukuka uygun olduğu, anılan ilgili dönemde faal olduğu, firmanın 21/11/2013 tarihinde re’sen terk ettirildiği, faturaların iştigal konusu ile uyumlu olup eksik inceleme ile yapılan yetersiz tespitlere dayanılarak re’sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin hukuka uygun olmadığı belirtilerek istinaf isteminin kısmen reddi, kısmen gerekçeli reddine ilişkin Bölge İdare Mahkemesi kararının kaldırılması gerektiği ileri sürülmektedir.
DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:.., K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 17/02/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X)KARŞI OY:
Davacı şirkete fatura düzenleyen Davutpaşa Vergi Dairesi mükellefi … Matbaa Kağıtçılık Amb. San. ve Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunun değerlendirilmesinden, ihtilaflı 2010 dönemine dair hakkında yapılmış bir yoklamanın bulunmadığı, 2008 yılında alışı yapılan emtianın yüzde %26’sının sahte belge düzenlemekten ve/veya defter ve belge ibraz edilememesinden dolayı özel esaslara tabi olan mükelleflerden temin edildiği belirtilmesine rağmen, geri kalan alışı yapılan emtianın yüzde %76’sına ilişkin herhangi bir tespitte bulunulmadığı, ayrıca dava konusu döneme ilişkin bu yönde yapılmış bir tespitin de bulunmadığı anlaşılmış olup bu şirket tarafından düzenlenen faturaların sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge olduğuna ilişkin yeterli ve somut tespit bulunmadığı, dolayısıyla eksik incelemeye dayalı rapor dayanak alınarak yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşıldığından, temyiz isteminin kabulü ile aksi gerekçe ile verilen Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum.