Danıştay 3. Daire, Esas No: 2019/3812, Karar No: 2022/168
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/3812 E. , 2022/168 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/3812
Karar No : 2022/168
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, serbest muhasebecilik hizmeti sunduğu … Bilgisayar Proje Maket İnşaat Etüd Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin sahte fatura düzenleme eyleminden kaynaklanan vergi kaybından 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 227. maddesi uyarınca müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulduğu rapora istinaden 2010 yılına ait kurumlar vergisi, tekerrür hükümleri gereğince artırılarak kesilen üç kat vergi ziyaı cezası ve gecikme faizinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Sahte fatura düzenlediği sonucuna varılan … Bilgisayar Proje Maket İnşaat Etüd Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin ilgili dönemde beyannamelerini imzalayan serbest muhasebeci davacının, mesleki özen ve sorumluluğu göstermediği anlaşıldığından ve şirket hakkındaki ödeme emirlerinin de 17/06/2014 tarihinde tebliğ edilerek borcun kesinleştirildiği görüldüğünden, kamu alacağının davacıdan aranabilir aşamaya geldiği gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Mesleki özen ve sorumluluğu gösterdiğinden dava konusu ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacının birçok sahte belge düzenleyici mükellefin muhasebeciliğini yaptığı, mesleki özeni göstermediği hususu da açık olduğundan, müştereken ve müteselsil sorumlu tutulmasında hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Serbest muhasebeci olan davacı adına, beyannamelerini verdiği … Bilgisayar Proje Maket İnşaat Etüd Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin sahte fatura düzenleyerek komisyon geliri elde ettiğinden bahisle ortaya çıkan kamu alacağından müştereken ve müteselsilen sorumlu tutularak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 227. maddesi uyarınca ödeme emri düzenlendiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 227. maddesinde; Maliye Bakanlığının; vergi beyannamelerinin 3568 sayılı Kanun’a göre yetki almış serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir veya yeminli mali müşavirler tarafından da imzalanması mecburiyetini getirmeye, bu mecburiyeti beyanname çeşitleri, mükellef grupları ve faaliyet konuları itibarıyla ayrı ayrı uygulatmaya, bu uygulamalara ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili olduğu belirtilmiş, aynı maddede beyannameyi imzalayan veya tasdik raporunu düzenleyen meslek mensuplarının, imzaladıkları beyannamelerde veya düzenledikleri tasdik raporlarında yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmamasından dolayı ortaya çıkan vergi ziyaına bağlı olarak salınacak vergi, ceza ve gecikme faizlerinden mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulacağı kuralına yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 213 sayılı Kanun’un mükerrer 227. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak Maliye Bakanlığınca yayımlanan (4) sıra No’lu Vergi Beyannamelerinin Serbest Muhasebeci ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlerce İmzalanması Hakkında Genel Tebliğinin “Beyannameleri İmzalayacak Meslek Mensupları ve Sorumlulukları” başlıklı (III) işaretli bölümünde, mükelleflerin beyannamelerinin, kendilerine 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci ve Mali Muşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununun 2/A-a maddesinde belirtilen hizmetleri bir bütün olarak fiilen veren meslek mensupları tarafından imzalanacağı, meslek mensuplarının, mükellef tarafından kendilerine ibraz edilen belgelerin, Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri ile genel muhasebe kurallarına uygun ve doğru olarak yasal süresi içinde kanuni defterlere kaydedilmesinden ve mali tablolara aktarılmasından sorumlu olduğu, meslek mensuplarının, bilerek kullandıkları veya harici araştırmayı gerektirmeden sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olduğu anlaşılabilen belgelerden de sorumlu olacakları, miktar veya tutar itibarıyla işletmenin faaliyet konusu veya iş hacmiyle mütenasip olmayan belgeler ile ticari örf ve teamüle uygun olmayan belgelerin de meslek mensuplarının sorumluluğunda olduğu, böyle bir belgenin varlığı halinde, meslek mensuplarının bunun doğruluğunu mükelleften isteyebilecekleri, mükellefin bir tespitte bulunmaması ve meslek mensubunun ikna olmaması halinde, keyfiyetin meslek mensubunca vergi dairesine yazılı olarak bildirileceği, bu bildirimle meslek mensubunun sözkonusu belgelere ait sorumluluğunun ortadan kalkacağı, sorumluluğun tespitinde, yukarıda belirtilen sorumlulukla bağlantılı olarak ortaya çıkan vergi ziyaının yeterli olacağı; “Müşterek ve Müteselsil Sorumluluğun Tespiti” başlıklı (V) işaretli bölümünün (B) bendinde ise; müşterek ve müteselsil sorumluluğu vergi inceleme raporu ile tespit edilen meslek mensupları hakkında vergi dairelerince yapılacak takibatın, vergi ve ceza tahakkukunun kesinleşmesinden sonra başlatılacağı ve tahakkuku kesinleşen vergi ve cezanın tahsiline yönelik olacağı hüküm altına alınmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Anılan düzenlemeler uyarınca, serbest muhasebeci olan davacının beyannamelerini imzaladığı mükellefin eyleminden doğan vergi kaybından sorumlu tutulabilmesi için öncelikle sözü edilen mükellef hakkındaki tarhiyatın usulüne uygun biçimde tebliğ edilerek dava açılarak ya da açılmaksızın kesinleşmesi gerekmektedir.
Davalı idarenin savunma ekinde dosyaya sunduğu … tarih ve … sayılı yazısında, dava konusu ödeme emri içeriği vergi ve cezaların muhasebecilik hizmeti sunulan şirket tüzel kişilik tarafından dava konusu yapılmaksızın kesinleştiği ileri sürülmekle birlikte, ihbarnamelerin tebliğine ilişkin alındıların dosyaya sunulmadığı olayda ihbarname tebliğinin usulüne uygun biçimde gerçekleşip gerçekleşmediği anlaşılamadığından, davacının beyannamelerini imzaladığı şirket hakkında yapılan tarhiyata konu vergi ve cezaların uyuşmazlık yaratılmak ya da yaratılmaksızın kesinleşip kesinleşmediği ortaya konulmaksızın yazılı gerekçeyle verilen karara yöneltilen istinaf başvurusunun reddi yolundaki Vergi Dava Dairesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının BOZULMASINA 27/01/2022 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
(X)-KARŞI OY:
3568 sayılı Serbest Muhasebecilik Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’nun 2. maddesinde serbest muhasebeci mali müşavirlerin çalışma konularının; gerçek ve tüzel kişilere ait teşebbüs ve işletmelerin, genel kabul görmüş muhasebe prensipleri ve ilgili mevzuat hükümleri gereğince defterlerini tutmak, bilanço, kar zarar tablosu ve beyannameleri ile diğer belgelerini düzenlemek ve benzeri işleri yapmak, muhasebe sistemlerini kurmak, geliştirmek, işletmecilik, muhasebe, finans, mali mevzuat ve bunların uygulamaları ile ilgili işlerini düzenlemek veya bu konularda müşavirlik yapmak, bu konularda belgelerine dayanılarak inceleme, tahlil, denetim yapmak, mali tablo ve beyannamelerle ilgili konularda yazılı görüş vermek, rapor ve benzerlerini düzenlemek, tahkim, bilirkişilik ve benzeri işleri yapmak olduğu kurala bağlanmış, bu yetkilerin kullanılmasından doğan mali sorumluluklar ise 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 227. maddesi ile düzenlenerek, beyannameyi imzalayan meslek mensupları, imzaladıkları beyannamelerde yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmamasından dolayı ortaya çıkan vergi ziyaına bağlı olarak salınacak vergi, ceza ve gecikme faizinden mükelleflerle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmuşlardır.
Yukarıda anılan hükümler uyarınca serbest muhasebecilerin müştereken ve müteselsilen sorumluluğundan söz edilebilmesi için imzaladıkları beyannamelerde yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmaması ve bunun neticesinde vergi kaybı meydana gelmiş olması gerekmektedir.
Muhasebecilik hizmeti verilen işletmenin defter ve belgelerini muhasebe kurallarına göre tutmak dışında, karşıt inceleme yapmak, rapor hazırlamak gibi yetkileri bulunmayan serbest muhasebeci ve serbest muhasebeci mali müşavirlerin, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olduğu ileri sürülen defter ve belgelerin gerçeğe aykırı olduğunu bildikleri yönünde herhangi bir tespit bulunmadan sorumlu tutulmalarının, cezaların kanuniliği ilkesine uygun düştüğünden de söz edilemeyeceğinden; imzaladığı beyannamelerde yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını oluşturan belgelere uygun olmadığı yolunda hakkında bir tespit bulunmayan davacı adına müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması suretiyle düzenlenen ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığından vergi mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddi yolundaki Vergi Dava Dairesi kararının bu gerekçeyle bozulması gerektiği görüşüyle Daire kararına katılmıyorum.